“MEHMET’İN YARASINI MEHMETLER ANLAR!” DİYE HAYKIRMIYOR, ARTIK ÂDETA FERYAT EDİYORUZ

TBMM Genel Kurulu’nda Türk Silahlı Kuvvetleri Kanunu 6. Madde üzerine söz alan İYİ Parti Medya Tanıtım Başkanı ve Tekirdağ Milletvekili Selcan TAŞÇI HAMŞIOĞLU, Bizleri yaşatmak için ölümle dans etmekten çekinmeyen Türk Askeri’nin insan onuruna yakışır bir şekilde yaşamak hakkı olduğunu ve Türk Ordusu için askeri hastanelerin yeniden tesis edilmesi gerektiğini ifade etti.

Devlete emanet edilen evlatlarımızın, bir askeri operasyonda başına bir hal gelmesi durumunda savaş cerrahisi namına hiçbir tecrübesi bulu nmayan, belki pratisyen, o an artık kim nöbetçiyse, kime denk gelirse denk geldiği bir doktorun önüne yatırılmasını istemiyoruz , diyerek Askeri Hastanelerin önemine dikkat çekti.

Çapulculara hak görülen, Azez, Cerablus, Gabar kahramanlarına çok görülmesin

İYİ Partili Hamşıoğlu, Devlet içinde çöreklenen, devleti ele geçiren paralel bir çeteye aldanan siyasilerin ödemediği faturanın ve hatta o yapının kendisinin dahi ödemediği faturanın askerî hastanelere çıkarılmasını kabul etmediklerin belirterek, 34 bin askeri olan Avusturya’nın 3 asker hastanesi, Almanya’nın 185 bin asker için 5 asker hastanesi, Fransa’nın 8 asker hastanesi varken her an bir ateş çemberinde olan ve 400 binden fazla aktif askerî personeli, 25 milyar dolardan fazla bütçesi bulunan Türk ordu sunun neden hala bir askeri hastanesi olmadığını sordu.

 Türk Ordusunun Ruhunun Da İyileştirilmeye İhtiyacı Var

Hamşıoğlu; Türk ordusunun güven duygusunun yeniden tesis edilmesi gerektiğini belirterek; “Er, erbaş, subay, TSK’nin her bir mensubunun başına bir hâl geldiğinde silah arkadaşlarına en uygun tedavi merkezine, en uygun şekilde taşınacağından ve orada en uygun tedaviyi alacağından emin olabilmesini istiyoruz. Meselenin Türk askerinin kırığının kaynaması, kanamasının durdurulması, kesiğinin dikilmesi meselesinden ibaret olmadığını, Türk ordusunun ruhunun da iyileştirilmeye ihtiyaç duyduğunu ve askerî hastanelerin, askerî doktorların, askerî hemşirelerin aslınd a bunun da garantörü olduğunu duyun istiyoruz. ” dedi.

Ayrıca, Uzman er ve erbaşların kaderinin kimsenin iki dudağı arasında olmaması gerektiğini sözlerine ekleyen Hamşıoğlu, astsubaylarımızın makam tazminatlarının derhâl verilmesini ve sözleşmeli astsubayların muvazzaf statüsüne çıkarılmasını teklif etti. Şehit ailelerinin sadece gururla taşıyabilecekleri bir ad ve hatıradan ziyade kimseye el avuç açmadan yaşayabilecekleri bir hayat temin edilmesi gerektiğini ifade etti