ALTIN MADENİ SAHASININ VERECEĞİ ZARARLAR GÖZLER ÖNÜNE SERİLDİ
Doğal ve kültürel varlıklar yönünden zengin olan Kırklareli Kula Köyünde yapılmak istenen altın madeni projesi geçen hafta yargıya taşındı. DOKU Derneği Başkanı Göksal Çidem, bir video ile proje hayata geçirildiğinde nelerin kaybedileceğini gözler önüne serdi.
Defalarca engellenmesine karşın Koza Altın, Istrancalar Ormanı’nda açmak istediği altın madeni ocağında ısrarcı. Kırklareli merkeze bağlı Kula köyünde, daha önce çevresel etki değerlendirme (ÇED) gereklidir kararı verilen projeye ilişkin bu kez ÇED’e gerek yok dendi. Projeye karşı, çevre örgütleri ve bölge insanı hukuk mücadelesi başlattı.
DOKU Derneği Başkanı Göksal Çidem, Doku Derneği, Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi, İTÜMAK (İstanbul Teknik Üniversitesi Mağaracılık Klubü) Ekipleri ve Yöre İnsanı ile beraber yaklaşık iki yıldır yaptıkları saha çalışmasında tespit ettikleri doğal ve kültürel varlıkları bir video paylaşımıyla aktararak, proje hayata geçirildiğinde nelerin kaybedileceğini bir bir gösterdi.
Videoda projenin gerçekleşmesi sonucu nelerin kaybedileceğinin sadece bir bölümünü gösterildiğinin altını çizen Çidem, “ Altın Madeni Ruhsat Sahası Kocayazı,Geçitağzı,Kula ve Çağlayık köylerimizi kapsayan bir alanda gerçekleştirilmek isteniyor.
Proje Alanı olarak ilk etapta 18,2 hektarlık alan belirlenmiş olsa da toplam ruhsat sahası 1956,36 hektardır.
Ruhsat Sahası içersinde kalan su kaynakları, akarsular ve dolayısıyla yer altı su kaynakları Armağan Baraj Gölünü, Kırklareli Baraj Gölünü ve Kayalı Baraj Gölünü besliyor.
‘SİT ALANI MADEN SAHASI İÇİNDE KALIYOR’
Doku Derneği olarak 2023 yılında saha çalışmalarını ilgili kurumlar ile koordineli bir şekilde yaptığımız ve tescil edilmesini sağladığımız Demir Çağına ait 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı ilan edilen Kula Nekropolü de ruhsat sahası içersinde kalıyor.
Bölge endemik ve soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan, ayrıca uluslararası sözleşmelere göre koruma statüsüne sahip bitki ve hayvan türlerini içersinde barındırıyor.
Yine ruhsat sahası içersinde kalan bölgede yeni mağaralar ve kültür varlıkları tespit edilmiş olup ilgili kurumlara başvurularda bulunuldu.
COĞRAFİ TESCİLLİ MEŞE BALI ÜRETİLİYOR
Coğrafi işaretli ürünümüz olan “Meşe Balı” bu bölgedeki meşe ormanlarında üretilmekte olup, yine mutlak koruma statüsüne sahip Avrupa Kırmızı Orman Karıncası kolonileri bölgede rastladığımız önemli türlerin başında geliyor. Oksijeni yüksek, temiz sularda yaşamını sürdüren kırmızı benekli alabalık türü bölgedeki tüm akarsularda gözlemleniyor.
Ruhsat Sahası ve Proje alanı kayın ve meşe ormanlarından oluşmaktadır. Bölgede küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık yapılıyor.Sonuç olarak ruhsat sahası ve proje alanı içersindeki saha çalışmalarımız devam ediyor. Bu projenin gerçekleşmesi sonucu geri dönüşü olmayan çok büyük zararların oluşacağı ve ivedilikle “Çed Gerekli Değildir” kararından vazgeçilip, proje bir daha gündeme gelmeyecek şekilde iptal edilmelidir” diye belirtti. /ELÇİN YILDIRAL
Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.