Dolar 34,9466
Euro 36,7211
Altın 2.977,22
BİST 10.125,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 8°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
8°C
Az Bulutlu
Cts 10°C
Paz 9°C
Pts 12°C
Sal 13°C

ATATÜRK’ÜN EĞİTİME VERDİĞİ ÖNEM BİR HAYLİ YÜKSEKTİ

ATATÜRK’ÜN EĞİTİME VERDİĞİ ÖNEM BİR HAYLİ YÜKSEKTİ
12 Kasım 2024 10:55

Türk Eğitim Sen Tekirdağ Şube Başkanı Cavit Kartal,  Atatürk’ün eğitime verdiği öneme dikkat çekerek,  kuruluştan yükselişe uzanan sürecin eğitimle sağlanabileceğini çok iyi bildiğini belirtti,  Kurtuluş Savaşı’nın en buhranlı günlerinde, Maarif Kongresi eğitim alanında yapılan ilk hamleydi ve elbette son olmayacaktı”dedi.

Türk Eğitim Sen Tekirdağ Şube Başkanı Cavit Kartal, Atatürk’ün savaş yetenekleri , isabetli öngörü ve kararları, dâhiyane stratejileri, yenilikçi bakış açısı, çok yönlü kişiliği sayesinde hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti!nin doğduğunu  hem de ekonomiden, hukuka, eğitimden, bilime, sağlıktan, kültür sanata kadar birçok alanda harikulade kalkınma hamleleri gerçekleştirdiğini söyledi.

Türk bağımsızlık savaşının şans eseri kurulmadığını ifade eden Kartal,  “Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Atamız, O’nun kahraman silah arkadaşları ve aziz şehitlerimiz sayesinde milli varlığı tehdit altında olan Türk milleti müstevli devletlere karşı dirençle durdu, mandacı ve hegemonyacı zihniyete kafa tuttu ve nihayetinde makûs talihini yendi. Atatürk’ün literatüründe teslimiyete yer yoktu. O, her zaman ebedi bağımsızlığı, müşterek kıymetlerimizi, “tek bayrak, tek vatan, tek millet” ülküsünü merkezine aldı” dedi.

‘EĞİTİMCİ BİR KİŞİLİĞE SAHİPTİ’

Anatürk’ün   nitelikli bir asker, fevkalade bir devlet adamı ve eşi benzeri olmayan bir lider olmasının yanı sıra eğitimci bir kişiliğe sahip olduğunu da dile getiren Kartal, ” Eğitime verdiği ehemmiyet ve eğitimciye olan itikadı da hayli yüksekti. O, sadece kurtuluştan kuruluşa değil, kuruluştan yükselişe uzanan sürecin eğitimle sağlanabileceğini çok iyi biliyordu. İşte tam da bu nedenle eğitimi kurtuluş mücadelesinin bir parçası olarak gördü ve Kurtuluş Savaşı’nın en buhranlı günlerinde, 1921 yılında Maarif Kongresini toplayarak, yurdumuzun dört bir yanından eğitimcileri bir araya getirdi. Kongrenin açılışını cepheden gelerek bizzat yapan Atatürk, yurt genelinde devasa bir eğitim seferberliği başlattı. Maarif Kongresi eğitim alanında yapılan ilk hamleydi ve elbette son olmayacaktı.

Cumhuriyetin kuruluşuyla köylerden şehirlere okur-yazarlığın ve okullaşmanın artırılması, kız çocuklarının eğitim hayatında yer alması için zaman kaybedilmeden çalışmalar yürütüldü. Eğitim-öğretimde birliği sağlayan Tevhidi Tedrisat Kanunu çıkarıldı, karma eğitim hayatımıza girdi, yeni Türk harfleri kabul edildi, Millet Mektepleri açıldı, Türk Tarih ve Türk Dil Kurumu kuruldu, 1933 yılında İstanbul Üniversitesi, 1935 yılında Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi açıldı. Eğitimde yapılan tüm bu yenilikler yeni dünyada varlığını sürdürme ve muteber bir konuma gelme mücadelesi veren milletimiz için hayati öneme sahipti.

‘ATATÜRK’TEN RAHATSIZ OLMAK DEMEK TÜRK DEVLERİNDEN RAHATSIZ OLMAK DEMEKTİR’

Atamızın, umut ışığımız olan genç nesilleri yetiştiren öğretmenlerimize, eğitimcilerimize itimadı da sonsuzdu. Onların toplumda hak ettiği konuma ulaşması, saygınlıklarının ve itibarlarının artırılması, yaşam şartlarının iyileştirilmesi için her türlü gayreti gösteren Atamız, Millet Mektepleri Başöğretmenliği ünvanını da kabul ederek, öğretmenlik mesleğine ne kadar kıymet verdiğini gösterdi.

Tüm bu vasıflara sahip olan Atatürk’e yönelik ne yazık ki içimizdeki istilacıların, dışarıdaki izansızların saldırıları hiç tükenmiyor. Oysa Atatürk’e dil uzatanlar aslında bu ülkenin kurucu değerlerine, vatanımızın milletiyle bölünmez bütünlüğüne, İstiklal marşımıza, ay yıldızlı al bayrağımıza, “Ne mutlu Türküm diyene” ifadesinde yer bulan milli kimlik idrakine düşman olanlardır.

Tüm cihan şunu bilmelidir ki; Atatürk’ten rahatsız olmak demek; Anadolu’yu işgal etmek isteyen emperyalizmin bu topraklardan sökülüp atılmasını, bir asır geçse dahi hala hazmedememek demektir. Atatürk’ten rahatsız olmak demek; Bu aziz topraklarda sonsuza kadar sürecek Türk varlığından rahatsız olmak demektir. Atatürk’ten rahatsız olmak demek; Türk devletinden rahatsız olmak demektir. Atatürk’ten rahatsız olmak demek; yeniden dünyaya nizam verecek yeni Türk medeniyetinin yükselişinden rahatsız olmak demektir” ifadelerini kullandı.

 

 


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Haberler