GELECEK SÜRPRİZ YAPABİLİR
İleriyi görmeden, burnunun dikine giden kişilere gelecek büyük sürprizler yapabiliyor.
Bu nedenle atalarımız böyle kişileri uyarmak için “ne oldum deme ne olacağım de” sözünü kulağımıza küpe olsun diye miras olarak bırakmış.
Geçmişte yapılan hataları düzeltmek kolay değil.
Kırılan kalpleri onarmak için özür dilemek yeterli olmayabilir.
Geçen geçmiş, giden gitmiştir. Kaybedilen zamanın telafisi olmaz.
“Her şeyi ben bilirim” demek bazen insana büyük yanlışlar yaptırır.
Birçok şeyi bilsek de bilemediğimiz, göremediğimiz şeyler vardır.
Hayat tecrübesi fazla olan, görmüş geçirmiş insanlarla konuşmak, onların öneri ve uyarılarını dikkate almak gerekir.
Yürüdüğümüz yolda bize her şey normal görünebilir. Çünkü koşullarımız uygundur.
Ancak yine de etrafa iyi bakmak, ileriyi görmek bizim hayrımıza olur.
Her ne kadar geçmiş geçmişte kalsa da yaşanılanlardan ders alınmamışsa yürüdüğümüz yolda bir çukur, bir taş, bir tümsek yüzüstü yere kapaklanmamıza neden olabilir.
Bu konuya paralel olarak zaman zaman anlattığım bir fıkra var. Çünkü bir kişiye ne kadar uyarıda bulunup, nasihat etsen de bir atasözünün, bir fıkranın yarattığı etkiyi yaratmayabiliyor.
İyi arkadaş köy yolunda yürürken, biri adımlarını dikkatli atıp, herhangi bir engele takılmamaya çalışıyormuş.
Diğeri ise ağaçlara, kuşlara bakarak, zaman zaman da ıslık çalarak keyfince gidiyormuş.
Biraz sonra temkinli yürüyen, yanındaki arkadaşına “dikkat et” demiş.
“Gördüm” demiş arkadaşı. Önündeki taşa takılmadan üzerinden atlamış.
Az daha yürümüşler. Arkadaşı bir kez daha “dikkat et” demiş.
Diğeri tekrar “gördüm” diyerek, önündeki çukurun yanından dolaşmış.
Bu şekilde ilerlerken, arkadaşını devamlı uyarmak zorunda kalan yeniden “dikkat et” demiş.
Ancak öteki yapılan uyarılardan sıkılıp, kızmış ve “tamam yahu” demiş. “Ne bu dikkat et, dikkat et. Bırak da rahat yürüyeyim. Tamam onu da gördüm” demiş.
Dikkatsiz yürüyen arkadaşının sert çıkmasına bozulan kişi, “peki” demiş. “Bir daha uyarmayacağım. Bu son olsun. Ancak “gördüm” diyorsun da neden göre göre önündeki inek pisliğine bastın ona bir anlam veremedim” demiş.
Demek ki insan bazen gördüğünü sanabiliyor…
***
GÜVEN KAZANILIR
Hiç kimse başkalarına “Bana neden güvenmiyorsunuz. Beni neden saymıyorsunuz. Beni neden sevmiyorsunuz?” deme hakkına sahip değildir.
Güven verilir, saygı ve sevgi ise kazanılır.
Güven veremediğimiz, saygı ve sevgisini kazanamadığımız insanlara hesap sorma hakkımız olamaz
Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.