GLUKOZ VE FRUKTOZ ŞURUBUNUN ZARARLI OLDUĞUNA DAİR GEÇERLİ BİR BİLİMSEL KANIT YOK
Nişasta Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Kemaloğlu, glukoz ve fruktoz şurubunun nişasta üreticileri tarafından GDO içermeyen mahsuller tarafından elde edildiğini belirterek, normal miktarda tüketildiği takdirde, insan sağlığına zararlı olduğuna dair henüz geçerli bilimsel kanıt ortaya konmadığını savundu.
Nişasta Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Kemaloğlu, glukoz ve fruktoz şurubu (nişasta bazlu şekeler) ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
“Glukoz ve fruktoz şurubu (Nişasta Bazlı Şekerler) nişastanın parçalanması ile elde edilen bir nişasta türevi olduğunu belirten Kemaloğlu, “Ülkemizde, tahıl bazlı tarım sayesinde mısırdan yapılır. Nişasta üreticileri ürünlerinde yalnızca geleneksel, GDO içermeyen mahsuller kullanır. Mutfaktaki pek çok uzmanlık alanında bu bileşenin eşsiz kalitesinden yararlanılmaktadır. Hamur işleri, makaronlar, kekler gibi unlu mamullerde; bonbonlar, akide şekerleri ve nugat gibi şekerleme ürünlerinde glukoz şurubu çok önemli bir rol oynar” diye konuştu.
‘ÜRÜNLERİN TAZELİĞİNİ KORUYOR’
Glukoz ve Fruktoz şurubunun, toplam şeker miktarının azaltılmasının yanı sıra, iyi bir doku, hacim, parlaklık ve tat kalitesini koruyabilmek için de kullanıldığını ifade eden Kemaloğlu, Ürünlerin tazeliğini koruyan glukoz ve fruktoz şurubu diğer şekerlerle bir araya getirildiğinde çeşitli faydaları ortaya çıkar. Örneğin kek yaparken rafine şeker kullanımı yalnızca tatlılık katarken, glukoz ve fruktoz şurubu daha zengin bir doku verebilir. Ayrıca glukoz ve fruktoz şurubu bisküvilerin kurumasını önler, keklerin yumuşak kalmasını sağlar, tatlılarda ve reçellerde şekerin ve dondurmalarda suyun kristalleşmesini engeller.
‘KATKI MADDESİ VE YAPAY TATLANDIRICI OLARAK BAHSEDİLEMEZ’
Glukoz ve Fruktoz şurubu, basit karbonhidratlar ailesinin parçasıdır. Sakaroz, rafine şeker ve laktoz gibi diğer şekerlerle aynı kalori değerine (4 kcal/g) sahiptir. EFSA (Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi), karbonhidratların toplam enerji alımımızın %45-60’ını oluşturmasını tavsiye ediyor ve “makul miktarda tüketilen tatlandırılmış ürünlerin dengeli bir beslenmeyle uyumlu olduğunu” belirtiyor. Glukoz ve Fruktoz şurubu, doğal kaynaklı şekerlerdir. Türk Gıda Kodeksi Katkı Maddeleri Yönetmeliğine göre; Nişasta bazlı şekerlerden katkı maddesi veya yapay tatlandırıcı şeklinde bahsedilemez” bilgisini paylaştı.
İnsan sağlığına zararlı olduğuna dair henüz geçerli bir bilimsel kanıt ortaya konulmadığına dikkat çeken Kemaloğlu son olarak şunları söyledi: Yapılan araştırmalara göre rafine şekerde olduğu gibi, sağlıklı ve çeşitliliğe sahip bir beslenme düzeninin bir parçası olarak normal miktarda tüketildiği takdirde, insan sağlığına zararlı olduğuna dair henüz geçerli bilimsel kanıt ortaya konmamıştır. Ancak, birçok besinde olduğu gibi, glukoz ve fruktoz şurubu da şeker alımının bir parçasıdır. Bu nedenle yeterli ve dengeli beslenme düzeninde önerilen miktarlarda şeker alımına dikkat edilmelidir.”