HER ŞEY ZAMANINDA YAŞANMALI
Bir insan devamlı surette kullandığı arabanın gazına basar sağına soluna bakmadan son sürat ilerlerse nerelerden geçtiğinin nelerle karşılaştığının farkına varması zor olur.
Frene basıp yavaşlamayı ve etrafına göz gezdirmeyi unutursa bazen bazı şeyleri görmede ve fark etmede geç kalmış olur.
Bir zaman sonra geri dönse aynı yollardan geçse bile bakış açısı değişir, manzara farklılaşır ve zaten zaman da geçmiştir artık.
Hayat da böyledir. Her şeyi zamanında yaşamak gerekir. Çocukluk, çocukluk çağında gençlik gençlikte yaşanmalıdır. Yaşlılıktan zaten kaçmak mümkün değil.
Ömür yeterse bir gün mutlaka kapıyı çalacak ve yaşanılacaklar yaşanacaktır.
Bu nedenle gençlikte gaza sonuna kadar basıp etrafta ne var ne yok, kimler gelip geçiyor diye bakıp, göremeden ilerlemek genellikle birçok konuda trenin kaçmasına neden olur.
Aile ihmal edilir, sağlık sorunları çözülmeden ileriki günlere ötelenir, dost arkadaş bacı kardeş görmezden gelinir.
Çünkü insanın içindeki hırs kendisi nereye varmayı hedeflemişse onu son sürat oraya götürür.
Bu dönem hızla geçerken küçük sorunlar büyür, başkalarıyla kurulacak olan sevgi saygı ve güvene dayalı ilişkiler ihmal edilir.
Ve gün gelir o insan hedefine ulaşır ulaşmasına da bedeli biraz ağır olur.
Arkasında öyle şeyler bırakır ki onları görmesi duyması anlaması ve arada bir bağ kurması artık mümkün olmaz.
Bu olay en çok para peşinde, mal mülk unvan peşinde koşanlarda görülür.
Sonuç ise yalnızlıktır.
Pişmanlıktır
Keşkelerin peşpeşe sıralanmasıdır.
Hayat yolunda ilerlerken arada bir yavaşlayıp etrafa bakmak hatta durarak soluklanmak gerekir.
Yoksa gün gelir insan bir bulunduğu yere bakar bir aynaya bakar ve “ben neredeyim bana ne oldu?” der. Ama iş işten geçmiş olur…
***
YENİ YIL ŞİİRİ
2025 yılına girmeden önce Tekirdağ’ın değişik yerlerine asılmış afişlerde ve sosyal medyada birçok yeni yıl dilek ve temennileri okuyup, süslemeleri görünce şair ruhum canlandı ve aşağıdaki dizeleri yazdım.
Her ne kadar yaşanılan günlük olayların verdiği stres nedeniyle içimiz daralsa ruhumuz sıkılsa da gelecek günlerden umudumuzu yitirmeden yaşamalıyız. Yoksa bu hayat gerçek anlamda çekilmez olur.
BİZ…
Biz ne yıllar yaşadık bu dünyada
Gözü arkada kalmış günleri özleyerek
Biz ne umutlar dilekler tükettik bu hayatta
Uçup giden ömre yanan türküler söyleyerek
Bugün olmadı belki yarın dedik
Bir bir sıraladık inanmadığımız vaatleri kendimize
Pastalar kestik ağaçlar süsledik
Hediyeler aldık sevdiklerimize
Biz ne yalanlar söyledik
Biz ne masallar dinledik avunmak için
Hiçbiri derman olmadı buruk kalplerimize