HUN İMPARATORLUĞU. 3
Mete nin 35. Yıl süren hakanlığı sırasında Milattan önce 209. Yıl ile 174. Yıl arasında devamlı fütuhat peşinde koşan Hun orduları batıda Hazar denizinin kuzeyine doğuda Hint okyanusuna güneyde Himalaylara kuzeyde Sibirya ya kadar dayanan muazzam bir alana yayılmışlardı. Ve 26. Krallığın arazisini elde bulunduruyorlardı.
Dördüncü Hakan Kün yabgu zamanındaki yeni fetihlerle İmparatorluğun yüz ölçümü 20. Milyon kilometre kareyi aşmıştı.
Çin seddi Mete ordularını durduramamıştı. Nitekim yapılan akınlarla Çinin içlerine girmişlerdi. Peten kalesinde 320. Bin Askerle muhasara edilen çin hükümdarı Kao ti kuzey bölgelerini Hunlara bırakmak ve vergi ödemeyi kabul etmişlerdi ve kurtulmuşlardı. Çililer 58. Yıl Hunlara vergi ödemişlerdi.
İÇ KARIŞIKLIKLAR.
Kahraman Hunlarla savaşmakla başa çıkamayan Çinliler Metenin ölümünden sonra siyasi hilebazlıklarla Hunları parçalamayı denediler. Hunlara bağlı Türk beyliklerini kışkırtarak suikastler düzenlediler. Ve memleketi içinden çökertecek zemini hazırladılar. Bu arada Hunlarla Çinliler arasında 33. Yıl süren uzun ve yıpratıcı savaşlar oldu.
Artık memlekette birkaç kişi yabguluğunu ediyor ve sonra bir birleriyle kanlı mücadelelere girişiyorlardı. Bu iç savaşlar sırasında bir çok yabgu öldürülmüş durumunda faydalanan Çinliler zamanla kaybettikleri topraklarını geri almaya başlamışlardı. Ve Milattan önce birinci asrın ortalarında memleket iki kardeşi elinde kaldı. Bunlardan Hohanşa meşru yabgu olmasına rağmen onun Ağabeyi Çiçi 20. Yıl yabguluk iddiasında bulunmuş ve hemen hemen bütün Hun topraklarında hakimiyet sağlamıştı Böylece Troman ve Mete zamanlarındaki kudret notasına yaklaşmışlardı.
Fakat iç savaşlar ve çok sert geçen bir kış uğranılan kayıplar Çiçi yabgunun kuvvetlerini azaltmıştı Milattan önce 36.yılından bu günkü Evliya ata civarında 60. Bin kişilik bir Çin ordusunun saldırısına uğrayan Çiçi askerleriyle birlikte çarpışa çarpışa öldüler. Ondan sonrada derlenip toparlanmaları mümkün olmadı..