NE DÜŞÜNÜYORSUN
Bir lale bahçesinde boynunu bükmüş adeta Yaratıcısına zikreder gibi görüyoruz. Bazıları çiçekleri koparıp kokluyor. İnce bir dal üzerinde rengiyle kokusuyla ne demek istediğini anlayanda var anlamayanda. Sadece lale değil bütün rengarenk çiçekler aynı tebessümle insanlara bakar.
Bir çok hayvan insanlara hizmet için yaratılmış. Bazı hayvanları etinden sütünden derisinden faydalanır insanlar. At ve öküz koşu hayvanı olarak hizmet verir. İnsanların bu hayvanlara karşı sorumlulukları yok mudur tabi ki vardır. Hayvanın taşıyabileceği kadar yüklemek lazım.
Şimdi Ata ve öküze ihtiyaç yoktur. Çünkü motorlu araçlar var. Bu araçlara tonajı kadar yük yüklenir. Eskilerde hayvanın taşımayacağından fazla bazıları yük yüklerlerdi. Taşımakta zorlanan hayvanlar dayak zoruyla yürütmeye çalışanlar vardı. Bu hayvanlar sahiplerine karşı koymazlardı. Çünkü öyle terbiye almışlardı. Ne yazık ki bazı insanların böyle terbiyeden haberleri yok.
Öküz derken aklıma eskilerde söylenen söz aklıma geldi. Ne derlerdi. Dünya öküzle balığın sırtındadır. Öküz kafasını sallayınca deprem oluyormuş. Evet söylene söz doğrudur. Tarım aletleri çıkmadan binlerce yıl önce öküz ve atlar yük taşıma ve binek olarak kullanılırdı. Balık ise eti faydalı ve bir çok hayvan bile balıkla beslenirdi. Yani dünyanın geçim şartları balık ve öküzün üstündedir:
Bazı art niyetli iki ayaklı öküzler dünya öküzün boynuzları üstündedir diyerek çocukları ve gençleri inandırmaya çalışırlardı.
Yeter ki sen görevini düzgün yap
Hayvan görevinden eylemez kusur
Hayvana yaparsın türlü eziyet
Yine görevinden eylemez kusur
Sev seni seveni seve bilirsen
Sevme sevmeyeni zora girersen
At sırtında diyar diyar gezerken
At da görevinden eylemez kusur
Kusursuz hayvandır kusurlu insan
Hayvan demesin ki bu nasıl insan
Sana sözüm yoktur ey güzel insan
Selim der ne olur etmeyin kusur..