PARKA ATILAN ÇÖPLER VE SORUMLULUK
Tekirdağ Süleymanpaşa’da hergün gündüz ve gece binlerce insan tarafından kullanılan ve halen “Sahil Dolgu Alanı” diye bir sıfatı olup da gerçek isim sahibi olamayan sahildeki yeşil alanda gezintiye çıkmıştım.
Güneş batmış, akşam karanlığı basmıştı.
Tam Barış ve Özgürlük Parkı’nın önünden dönüş yaparken yan taraftaki bankın üzerine bırakılmış çöp poşeti ile arka tarafındaki boş bira kutuları, pet şişe ve diğer atık maddeleri görünce durdum.
Birileri yemiş içmiş, çöplerini orada bırakıp gitmişti.
Zahmet edip çöplerini yakındaki bir kutusuna atmamış, olduğu gibi bırakmışlardı. Kendilerinden sonra başkalarının da orayı kullanacağını düşünmeden.
Hem üzüldüm hem öfkelendim.
Çünkü sorumsuz birileri benim ve başkalarının yaşadığı bir kentin tertemiz olması gereken bir yeşil alanını kirletmiş, temiz bir yerde oturma ve dinlenme hakkını gasp etmişti.
Cep telefonumu çıkarıp, önümde duran çirkin görüntünün fotoğrafını çektim.
Yoluma devam ederken düşündüm; “Sorumluluk nedir?” diye.
Bana göre sorumluluk bilinci kimilerinde doğuştan vardır ve yaşam içinde günden güne gelişir. Kimilerinde de maalesef ki hiç olmadığı gibi sonradan edinmesi de pek mümkün olmaz.
Sorumluluk bilinci gelişmiş olan kişilerin her davranışı her sözü bu anlamda bir kişilik karakter olarak kendini gösterir.
Yani doğru konuşup doğru işler yapan, dürüst, bencillikten uzak, toplum menfaatini kişisel çıkarlarının önünde tutan ve ahlaki değerleri yüksek bir kişilik olarak karşımıza çıkar.
Çünkü sorumluluk bilinci insanı tüm bu değerlerini geliştirmekten sorumlu tutar.
Sorunsuz davranan ve bunu karakter edinmiş kişiden hiçbir zaman doğru kararlar verip, doğru işler yapması beklenilmemelidir.
Yapmaz. Yapamaz. Yapması mümkün değildir.
İçindeki sorumsuzluk duygusu onu her defasında kolaycılığa, bencilliğe, savsaklamaya teşvik eder.
Bu duygudan kurtulması da pek mümkün değildir.
Bu nedenle sorumsuz kişinin başkalarına zarar vermesi kaçınılmazdır.
Sorumsuz biri kendi doğru bildiğini yapmak için başkalarını riske atmaktan kaçınmaz.
Giriştiği hiçbir işin sonunu düşünüp alması gereken tedbirleri almaz.
Yanlışından dönmesi için yapılan uyarıları göz ardı eder, kimseyi takmaz.
Başına buyruk olup, burnunun dikine gider.
İnat eder, yanlıştan dönmez.
Sorumsuz insan sorunlu insandır. Hatta sorunların kaynağıdır.
Sorumsuzluk aslında bazı insanların karakterinin bir parçasıdır. Değişmesi de pek mümkün değildir.
Böylelerine dikkat etmek, sorumluluk gerektirecek işler vermemek gerekir.
Sorumsuz kişilere güven duymak ise belli konularda belli riskleri peşinen göze almaktır.
Ve çevreyi sorumsuzca kirleten kişilerin yarattığı görüntülerle karşılaşmak da yok yere canının sıkılması, moralinin bozulması ve tansiyonunun yükselmesi demektir.
Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.