Tekirdağ Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu, iklim değişikliğinin tarıma olan etkisine dikkat çekerek, “Aşırı sıcaklıklar, şiddetli yağışlar, dolu, fırtına, don gibi doğal afetler iklim değişikliğiyle birlikte çok daha yıkıcı boyutlara ulaşmıştır. Bölgemizde özellikle ayçiçeği aşırı sıcaklar ve zamanında alınamayan yağış nedeniyle büyük bir çoğunluğu bu yıl gelişimini tamamlayamamıştır. Bu durumda üretici biçmekten vazgeçmiştir” dedi. Kurul, tarım politikasının revize edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tekirdağ Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu yaptığı açıklama ile iklim değişikliğinin tarım sektörüne olan etkisine dikkat çekerek, Tekirdağ’da özellikle aşırı sıcaklar ve zamanında alınamayan yağışlar nedeniyle ayçiçeği veriminde yüzde 50’ye varan düşüş yaşanacağını belirtti. Hükümet tarafından açıklanan ayçiçeği fiyatının verim düşüklüğü ve artan maliyetler karşısında tatmin edici olmadığını ifade eden kurul, Tekirdağ’ın afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kurul, iklim değişikliğiyle mücadele için tarımsal yayım yöntemleriyle ilgili çalışmaların yoğunlaştırılması ve tarım politikalarının yeni üretim desenlerine geçişi kolaylaştıracak şekilde revize edilmesi gerektiğini de dile getirdi.
Çiftçinin Ziraat Bankası’na olan borçlarına da açıklamasında yer veren kurul, kredi kısıtlamasının halen devam etmesinin çiftçinin borcunu ödemekte zorlanacağını ifade ederek, yeni kredilerin açılmasının ve limitlerin yükselmesinin zorunlu olduğunu kaydetti.
Süleymanpaşa Ziraat Odası İl Başkanı İmdat Saygı, Hayrabolu Ziraat Odası Başkanı Mehmet Başol, Çorlu Ziraat Odası Başkanı Ali Topuz, Malkara Ziraat Odası Başkanı Talat Kaya, Muratlı Ziraat Odası Başkanı Ender Borucu, Şarköy Ziraat Odası Vaşkanı Ömer Düzgen, Çerkezköy Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Çolakoğlu ve Saray Ziraat Odası Başkanı İbrahim Çınar bir araya geldi. İklim değişikliğinin Tekirdağ’daki tarım sektörüne olan etkisini ve çiftçinin karşı karşıya kaldığı sorunları ele alan oda başkanları ortak bir açıklama yaptı.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “ İklim değişikliğinin vurucu etkisini hayatımızın her alanında tecrübe ettiğimiz gibi tarım sektöründe de görüyoruz. Aşırı sıcaklıklar, şiddetli yağışlar, dolu, fırtına, don gibi doğal afetler iklim değişikliğiyle birlikte çok daha yıkıcı boyutlara ulaşmıştır. Kış aylarında yağması gereken yağışlar ise Mart ayından sonra yağarak üretim ve hasat takvimini etkilemiştir. Bölgemizde özellikle ayçiçeği aşırı sıcaklar ve zamanında alınamayan yağış nedeniyle büyük bir çoğunluğu bu yıl gelişimini tamamlayamamıştır. Yapılan arazi kontrollerinde bazı bölgelerde ayçiçeği veriminde yüzde 50′ ye varan düşüş beklenmektedir. Bazı yağış alınamayan bölgelerde ise ayçiçeği kafa yapmadığı gözlemlenmiş yapanlarda da verim minimum 30 kg a kadar düşmüştür. Bu durumda üretici biçmekten vazgeçmiştir.
‘ÇİFTÇİ TÜCCARIN ELİNE TESLİM EDİLMEMELİ’
Ayçiçeği fiyatı 2021 yılında kilo başına 15 — 16 liraya kadar çıkmış, fakat 2022 yılı üretim sezonunda 12 lira olarak açıklanmıştır. Bu yıl serbest piyasada 13 -14 lira civarında fiyatlar ile geçen yılın gerisinde kalmıştır. Bu yıl bölgemizde beklenen, verim düşüklüğüne ve artan maliyetlere karşı ayçiçeği fiyatının tatmin edici boyutta açıklanması ve kuraklığın ciddi boyutta olduğu parsellerde devlet tarafından acilen bir çalışma başlatılıp, bu parsel sahiplerinin mutlaka desteklenmesi gerekmektedir. Ayrıca afet bölgesi İlan edilip borçlarının faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır. Diğer bir beklentimiz TMO’nun ayçiçeği alımına başlayarak üreticimizi tüccarın eline teslim etmemesidir.
‘KREDİLER AÇILMALI LİMİTLER YÜKSELTİLMELİ’
Bir diğer durum da çiftçilerin Ziraat Bankası’na olan borç ödemelerinin yaklaştığı bu dönemde, seçim sürecindeki kredi kısıtlamalarının halen devam etmesi çiftçinin borcunu ödemeyeceği gibi krediler açılmazsa yeni döneme başlamakta zorluk çekeceği acı bir gerçektir. Bir an evvel kredilerin açılması ve limitlerin yükseltilmesi zorunludur, Yoksa çiftçi bir darbeyle daha karşı karşıya kalacaktır.
‘MAZOT VE AYÇİÇEĞİ DESTEKLERİ ARTIRILMALI’
Girdi maliyetlerimizden olan mazotun litresi 2 ay önce 19 lira civarındaydı, şimdilerde 39 lira civarında, mazota yüzde 100’den fazla zam geldi. Mazot ve gübre fiyatlarının makul bir seviyede gittiği bir dönemde ÖTV artırılarak mazota yapılan zamla birlikte üreticilerimiz hayal kırıklığına uğradı. Yeni vergiler, yeni zamlarla üretmek her geçen gün daha da zorlaşırken, bir yandan da buğdayda geçen seneki verimlere ulaşılamamıştır. Geçen sene ortalama dekardan alınan verim 500-800 kg arası İken, bu sene Tekirdağ bölgemizde bazı yağış almayan alanlarda dekardan alınan verim 300-500 kg a düşmüştür. Fiyatlarda, artan maliyetlere rağmen geçen yılın altında seyretmektedir. Diğer yandan buğday, arpa ve kanola gibi önemli ölçüde mazot kullanılan kışlık ürünlerde ekim ayları yaklaşıyor. Üreticilerimiz bu dönemde kazandığıyla borçlarını ödeme ve sonraki sezonun girdilerini temin etme yolunda ciddi sıkıntıya girecektir. Üreticilerimizin mağdur olmaması ve üretime yönelebilmesi için 2023 yılı mazot ve ayçiçeği desteklerinin artırılması, geçen yıl olduğu gibi ödemelerin erkene çekilmesi için çalışma yapılmalıdır.
‘TARIM POLİTİKASI REVİZE EDİLMELİ’
İklim değişikliği konusunda en önemli noktalardan biri de çiftçilerin yeni üretim desenine geçişini kolaylaştırmak İçin tarımsal yayım yöntemleri konusunda çalışmalara ağırlık verilmeli, hangi ürün hangi bölgede yetiştirilebilir gibi tarım politikamızın buna uygun revize edilmesi gerekmektedir.”
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
