BİR ŞEYLER EKSİK
Yumurtalı ekmek yaptım. İlk defa yapıyorum. Daha önce seyrettiklerimi uyguluyorum.
Yumurtaları fazla koymuşum. Tabi yedim hepsini. Sanki bir noksan var. Anamın yaptığına hiç benzemiyor.
Kopan düğmelerimi dışarıda diktiriyorum. Öncekiler gibi olmadı. Ceketi çıkardım ama anam gibi olmadı gene
Bir kaç yemek çeşidi öğrendim. Ölçekler tarifteki gibi Ateşte az çok tutmayı da tamam diyorum. Yiyorum da anlayamadığım bir noksan var. Anam nasıl yapıyordu acaba.
Üniversiteye giderken üstelik son sınıfta iken bile ayakkabılarımı bağlıyordu. Yapma ana koca adamlar olduk.ben bağlarım dediğinde olsun oğlum hoşuma gidiyor bırakın bağlayayım diyordu. Ben onun gibi hiç bağlayamadım
Dedin ya bana eve hiç kadın sokma temizlik için bile olsa .ben temizliyorum rahat ol bazen zor geliyor ama.Çok uğraşsam bile bir sürü noksan kalıyor. Bunları bize niye öğretmedin ki anne eve gelirken akşam vakti merdiven kovasında her evin yemek kokuları geliyor burnuma bazısı tıpkı anamın yaptığı yemek kokusu..alıp götürüyor beni eskiye.sonra diyorum ki sabır çek oğlum zaman değişti diye.
Duvarlara ne kadar çok konuştum biliyormusun. Donuk soğuk suratsız cevap veriyorlar.Kendi kendime cevap versem yine olmuyor.eksik çok şey kalıyor
Havanın oksijeni tadı vardı. Torunun torbanın neşesi. İnsanlarımızın duruşu değişti. Sahil aynı sahil değil. Sofraya dilimlediğim ekmekte öyle. Tatlı bile odun gibi oldu doyasıya yediğim.
sevgi noksan insanlardaki din noksan her şey menfaat olmuş.gidip anamın ordan alıp tamamlasam mı acaba sevgiyi kaybettik güveni kaybettik çoluk çocukta buna dahil.bir şeyler değil her şey noksan
Ne mutlu ne şenmişiz demek ki. Ana kızına öğretirdi yemeği.ev temizlemeyi.insanlara davranış şekillerini.dini. baba öğretirdi eve nasıl bakılır görevlerin nedir diye.ama hepsine sevgi ekelerdi. Derdi ki bu çimentosudur.