Dolar 32,3670
Euro 35,0307
Altın 2.325,51
BİST 9.110,56
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Açık
Tekirdağ
20°C
Açık
Cts 23°C
Paz 24°C
Pts 24°C
Sal 19°C

GAZETECİ DUYARLI OLUR, DUYARLILIK BEKLER

17 Eylül 2022 15:43
A+
A-

Görevini layıkıyla yerine getiren bir gazetecinin, yaptığı habere, yazdığı yazıya karşı ilgisiz, duyarsız kalmak, çabasını görmezden gelmek o gazeteciye karşı yapılacak en büyük haksızlıktır.
Çünkü bir gazeteci mesleğini sorumluluk duygusuyla yerine getiriyor, ülkesine, milletine, yaşadığı şehre ve o şehrin insanlarına karşı duyarlı davranıp, görevinin gereğini yerine getiriyorsa, onun söylediğini ve yazdığını biraz da olsa dikkate almak gerekir.
Toplumun ihtiyaçlarının karşılanması, sorunlarının çözümü için ekonomiden siyasete, spordan, kültür-sanata varana kadar her konuya ilgi gösterip, eksik olanın tamamlanması, yanlış yapılanın düzeltilmesi için elinden geleni yapan gazetecilerin, bu duyarlılığına aynı şekilde karşılık vermek de, muhatapları için nezaketten öte, yerine getirilmesi gereken bir görevdir.
Çünkü gerçek bir gazeteci, doğru ve eksiksiz yapılmış haberlerle toplumu bilgi sahibi yapıp, aydınlatırken, aynı zamanda kamuoyu adına kamuyu denetleme vazifesinin sorumluluğunu da omuzlarında taşır. Bunun için de hiçbir zaman “bana ne” deme gibi bir lüksü yoktur. Ya kendisine yüklenen görevi layıkıyla yerine getirecek ya da bu işi yapmayacaktır. Başka şansı yoktur.
O zaman işinin gereğini yapıp, kamuoyunu ilgilendiren bir sorunun çözümüne yönelik öneri ve uyarı yazıları yazan, haber yapan bir gazeteciye “hadi canım sen de” demek, yazdıklarını görmezden, duymazdan gelmek yanlış olur.
Gazetecilik hayatım boyunca bana ve meslektaşlarıma karşı çok olumlu yaklaşan, doğru yazı ve haberlerde dikkat çekilen konuyla ilgili yapılması gerekeni en kısa sürede yerine getiren makam ve mevkii sahibi çok insan tanıdım. Zaten olması gereken de buydu. Ama bunun tam tersi yaklaşımlarda bulunanları da görmedim değil.
Meslektaş olarak her zaman gurur duyduğum sorumluluk sahibi, gerçek gazeteciler ülkemin her yerinde mevcut. Hem yaygın hem de yerel basında çalışan, haber ve yazılarıyla toplumu bilgilendirirken, sorunların çözümü için yol gösterip, önerilerde bulunan meslektaşlarıma göstermiş oldukları çaba için teşekkür ediyorum. Çünkü biliyorum ki yaptıkları iş pek kolay değil.
Bir gazetecinin gerçek anlamda mesleğini yapabilmesi için yaşadığı şehrin büyüklüğü ve çalışma alanının genişliği kadar, kendisine tanınan imkanlar da büyük önem taşır. Ama daha önemli bir şey var ki o da; çalıştığı medya organının gücüdür. O güç de doğru habercilikten, dik durmaktan, özgür ve tarafsız olmaktan gelir.
Böyle olmadığı takdirde, gazeteci istediği kadar kendini paralasın, içindeki doğru ve tarafsız habercilik duygusunun verdiği heyecanı gerektiği gibi dışa vuramaz.
Ama hem gazeteci hem de çalıştığı medya organı bu anlamda uyum içindeyse, işte o zaman ortaya çıkarılan iş tadından yenmez. Her meslektaşımın çalıştığı yerde böyle ortamı bulmasını da can-ı gönülden dilerim.
Sonuç olarak, toplum yararına çalışıp, çabalayan bir gazeteci için sorumluluk ve duyarlılık vazgeçilmez ve göz ardı edilemez bir davranış şeklidir. Bunun toplumda aynı şekilde karşılık bulması ise çalışma azmi ve hırsını artırır.
Ancak beklentinin tersi olan davranışlar, toplumun bilgilenmesinin önüne karanlık bir duvar çeker ki, bunu da aydınlanmadan yana olan hiç kimsenin isteyeceğini sanmıyorum.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR