Dolar 32,3676
Euro 34,9560
Altın 2.325,34
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Parçalı Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Parçalı Bulutlu
Cts 23°C
Paz 23°C
Pts 24°C
Sal 19°C

GÜZEL İNSANLARA, ATLARINA BİNİP GİTMEDEN SAHİP ÇIKALIM

12 Temmuz 2022 11:11
A+
A-

Her şehrin, kasabanın mutlaka ayaklı tarih diye nitelendirilen, toplumun gelmişini geçmişini iyi bilen, araştırmacı, hafızası güçlü insanları vardır. Onlarla sohbet etmek, tarihine, geçmiş ve geleceğine önem veren insanlara çok şey katar.
Bu insanların bildiklerinin, anlattıklarının, çevresiyle paylaştıklarının birçoğunu tarih kitaplarında bulamazsınız. Bulsanız da yüzeysel olduğu için tadına varamazsınız. Olayları, insanları, yaşanmışlıkları o kişilerin ağzından dinlemenin ayrı bir keyfi vardır.
Zevkle anlatırlar. Anlattıklarından kendileri de keyif alırlar. Ve de bilgilendirirler. Onları dinlerken sesli kitap dinliyormuş gibi olursunuz. Ama tabii iyi dinleyici olursanız. Meraklı biriyseniz. İlgiliyseniz. Aksi takdirde boşa vakit kaybetmenizi tavsiye etmem. Zaten onlar da kime neyi anlatacaklarını bilir, yüreklerini ve ağızlarını ona göre açarlar.
Ben böyle insanları çok severim. Çünkü onlardan çok şey öğrenirim. Nereye gitsem onları arar, bulur dost olurum. Anlattıklarını dinlemek, bildiklerini bilmek isterim.
Bunlar bilge kişilerdir. Ve ne kadar biliyorlarsa da o kadar mütevazıdırlar. Bilgilerini satmaz, almak isteyene gönüllü verirler. Çünkü onlar için değerli olan sahip oldukları bilgiyi başkalarına aktarırken duydukları keyiftir. Bundan mutlu olurlar. Anlatırken gözlerinin içi güler, kendilerini kaybederler.
Ne güzel insandır onlar. Karşılıksız veren. Beklentileri olmayan. Tek düşüncesi insanları aydınlatmak, yol göstermek, hayat bilgisini artırmak olan.
Benim bu şekilde çok sayıda dostum var. Ağabey dediğim, sevip, saydığım insanlardır hepsi. Bazıları yakınımda, bazıları uzağımdadır. Ama hepsinin değeri aynıdır bende. Uzak, yakın olması hiç önemli değil. Nerede yaşadığını, nasıl yaşadığını bileyim yeter. Çünkü gönül yoldaşının yeri bellidir. O köşesini çoktan kapmıştır.
Belli aralıklarla bu güzel dostlarımı arar, sorarım. Yakınımdalarsa ziyaret eder, yüzlerini, görür, seslerini duyar, gönüllerini alırım.
Uzakta yaşıyorlarsa da ona ulaşmanın türlü yolları var. Herkesin elinde bir akıllı telefon. Her istediğine anında ulaşabiliyorsun. İster sesli, ister görüntülü ara. Yeter ki gönül yoldaşınla bağını koparma.
Yazımın başında da söyledim. Böyle insanlar her yerde bulunmaz. Ama yaşadığı yerlerde de kıymetinin bilinmesi gerekir. Onları görüp, anlamak lazım. Hatırını sormak, yaşarken değerli biri olduğunu hissettirmek lazım.
Bunu da öncelikle sanatla, edebiyatla, gazetecilikle uğraşan aydın kişiler olarak hem bizler yapmalıyız, hem de topluma hizmet üretmekle, sosyal ve kültürel anlamda birleştirip, bütünleştirmekle yükümlü yöneticilerimiz ve sivil toplum örgütlerinin önderleri yapmalı. Aslında toplumun geneli sahip çıkmalı bu nadide insanlara.
Kısacası insan öldükten sonra dünyayla bir bağı kalmaz. Kendisi için maddi anlamda ne yapılmış, ne yapılmamış farkında olmaz. Manevi bağlarımız elbette sürer ama bunları yaşarken yapmanın anlamı bir başkadır. İnsana yaşama sevinci aşılar, adım atma gücü verir, hayata bağlar.
İçimizden yetişen, topluma her anlamda değer katan, bilgisiyle, görgüsüyle, hal ve hareketleriyle herkese örnek olan bu güzel insanları gördüğümüz yerde sahip çıkmalı, yalnız bırakmamalı, her fırsatta onları genç kuşakla buluşturmalıyız. Hayat felsefemiz bu olmalı.
Böylece yeni yetişen kuşaklar, çocuklarımız, torunlarımız kendilerine örnek olarak alabilecek büyüklerini, bilge insanları tanıma fırsatı bulur, kendi yollarını en doğru şekilde belirleme imkanı yakalarlar.
Geçmişle gelecek arasındaki en önemli bağ insandır. İyi, değerli, kültürlü, bilgili, aydın ve örnek insanlardan oluşan bağları sağlam tutmak, sahip çıkıp, korumak, çağdaş bir toplum oluşturmanın en temel kurallarından biridir.
Bu nedenle yaşadığımız çevredeki iyi insanları, yaşama ve kendine emek vermiş insanları görmezden gelmeyelim. Nasıl olsa herkese bir gün atına binip gidecek bu dünyadan. Onlara gitmeden sahip çıkalım.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR