Dolar 32,3679
Euro 34,9483
Altın 2.325,20
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Parçalı Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Parçalı Bulutlu
Cts 23°C
Paz 23°C
Pts 24°C
Sal 19°C

ŞİKAYETİMİZ VAR!

13 Ağustos 2022 18:42
A+
A-

Değerli okurlar. Bugün size bir vatandaş olarak hem kendimin hem de aynı apartman ve mahallede yaşadığım komşularımın bir sorununu dile getirmek istiyorum. Bu sorundan kaynaklanan şikayetimizin de ilgililer tarafından dikkate alınmasını diliyorum.
Hayvansever biriyim ama bu köpekler bizi canımızdan bezdirdi. Sevmeye çalıştım fakat olmadı. Nasıl seveyim ki? Karşılıksız sevgi mi olur? Bir defa onlar beni hiç sevmedi ve sevmiyor. Bırakın beni, hiç kimseden hoşlanmıyorlar.
Ne zaman bahçeye çıksam içeriden bir fırlayışları var, sanki can düşmanlarıyım. Biri ötekinden biraz daha mülayim ama öfkeli olanın bakışları bile ürkütücü. Balkondan bazen aşağı seslenip, “n’abersiniz?” diye hatır soruyorum. Öfkeli olan beni görünce arka ayaklarının üzerine dikeliyor, havlıyor, hırlıyor, neredeyse üç metrelik balkona zıplayacak.
“Sen de uzak dur kardeşim. Başına bela mı arıyorsun?” diyebilirsiniz.
Uzak durmak çözüm olsa zaten duruyoruz. Cesareti olan yaklaşır.
Ama bela geliyorum demez, gelirmiş. Bunlar da aynen böyle, ansızın geliverdi.
Sanki bizim bu apartmana taşınmamızı bekler gibi, altı ay önce aynı binanın bodrum katındaki müstakil daireden köpek havlamaları gelmeye başladı. Balkona çıkıp baktım, iki tane kocaman rottweiler. İkiz gibi.
Bunlar da nereden çıktı derken, ertesi gün bir de baktık ki arka bahçenin girişine demir kapı yerleştirilip, kocaman bir “dikkat köpek var” yazılı tabela asılmış. Yani arka bahçeyle ön bahçenin irtibatı kesilip, arka taraf köpeklere özel bir barınak haline getirilmiş.
Daireyi kiralayan kişi nasıl yaptı, ne zaman yaptı bilmiyorum ama apartmanda kimse görmemiş.
Bu tür hayvanları, apartman ya da site yönetimi tarafından aksi bir karar alınmadığı sürece kanunen evde beslemek serbest. Ama apartmanın bahçesini tel çitle çevirip, bahçeye demir kapı koyarak, özel mülkiyete dönüştürmek de ne demek oluyor anlayamadık. Ki böyle bir karar da var zaten.
Tüm bunları geçtik. İki köpeğin gece gündüz demeden, sabah akşam bilmeden var güçleriyle havlamalarına ne demeli? Hem de ne havlama. Ulumayla havlama arası bir şey bu. Hem de ikisi iki yandan. Bahçeye çıkmasalar, bu defa içeriden havlıyorlar.
Kediye havlıyor, sokaktan geçen seyyar satıcıya, hurdacıya, kağıt toplayıcısına, oyun oynayan çocuklara, kısacası her gördüklerine havlıyorlar.
Ve sesleri öylesine bir yankı yapıyor ki. Bir insan ancak hoparlörle bağırsa belki onların sesini bastırabilir.
Bırakın bizim apartmanı, çevredeki tüm binalarda yaşayanlar rahatsız oluyor. Çoluk çocuk, büyük küçük “ne zaman gidecek bunlar?” diye soruyor.
Arka taraftaki apartmanın üçüncü katında yaşlı ve hasta insanlar yaşıyor. Köpeklerin gürültüsünden ne kadar çok rahatsız olduklarını söylemeye gerek yok.
Bizim evin yatak odası ise tam da köpeklerin barınak olarak kullanılan özel dairesinin üzerinde. İkisi iki yandan havlamaya başlayınca ortalık inim inim inliyor. Gel de uyu, uyuyabilirsen.
Üst katlardan birinde yaşayan apartman komşumuz, küçük çocuğunun gece yarısı kaç defa korkuyla yataktan fırladığını söyledi.
Başımıza dert olan bu köpeklerin sahibini soracak olursanız; kendileri Avrupa kültürü görmüş, başka bir mahallede oturup, barınak haline getirdiği bodrum kattaki daireye gün içinde belli saatlerde gelip, köpeklerini besleyip, gezdirdikten sonra giden bir gurbetçi.
Kendisine defalarca söylediğimiz halde, tüm mahalleye rahatsızlık verdiğini anlamak istemedi, istemiyor. “Benim köpeklerim havlamaz. Benim köpeklerim eğitimli. Benim köpeklerimin pasaportu var” deyip duruyor. Apartmanın ortak alanı olan bahçeyi özel olarak kullanmayı da hakkı görüyor.
Kısacası şikayetimiz var!
Köpeklerini getirdiği ülkede yapamayacağı hak gaspını, çevreye veremeyeceği rahatsızlığı, anavatanında, kendi insanına karşı yapan bu kişiden şikayetimiz var.
Gidişata göre apartman yönetimi, bu kişiyle davalık olacak gibi görünüyor. Ancak bizler, daha önceden, çevreye rahatsızlık veren sorunların çözümüyle ilgili kurum yetkilisinin sesimizi duymasını ve gereğini yapmasını diliyoruz.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR