Dolar 32,2417
Euro 34,8118
Altın 2.421,62
BİST 10.268,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 18°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
18°C
Az Bulutlu
Cum 19°C
Cts 21°C
Paz 17°C
Pts 19°C

DERS KİTAPLARINDA KADININ ROLÜ EVDEN İBARET!

DERS KİTAPLARINDA KADININ ROLÜ EVDEN İBARET!
7 Mart 2024 12:40 | Son Güncellenme: 7 Mart 2024 12:42
A+
A-

Eğitim İş Tekirdağ Şube Başkanı Barış Özer, Türkiye’de hala kız çocuklaının erken yaşta evlendirildiğine dikkat çekerek, bu durumun kız çocuklarının eğitimden mahrum kalmasına yol açtığını söyledi. Özer, ders kitaplarına dahi kadının toplumdaki rolünün evden ibaret olduğuna ilişkin çağdışı safsatalar girdiğini dile getirdi.  

Eğitim İş Tekirdağ Şube Başkanı Barış Özer, 17 Mart 1970 yılında ise Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 8 Mart “Dünya Emekçi Kadınlar Günü”nün üzerinden 167 yıl geçmesine rağmen, Türkiye’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bir kez daha ayrımcılık ve şiddete karşı eşitlik mücadelesindeki kadınların seslerini duyurma çabalarının gölgesinde kaldığını söyledi.

AK Parti’nin iktidara geldiği günden bu yana Türkiye’deki demokrasi giderek daralttığını belirten Özer, en büyük darbelerden birini kadın hakları konusunda vurduğunun altını çizdi.

Özer şöyle devam etti: “AKP iktidarı boyunca, kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda gerileme yaşanmıştır.“İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı geri çekmek, kadın cinayetlerine karşı etkin mücadele yürütmemek, nafaka ve velayet haklarını erkek lehine düzenlemek, aile içi şiddeti önleyici politikalarda yetersiz kalmak ve laik eğitime saldırmak gibi birçok adım, bu gerilemenin göstergesidir”

 

ACI TABLOYU GÖZLER ÖNÜNE SERDİ

Kadına nasıl giyineceğini, nasıl güleceğini, ne kadar doğuracağını dayatan, dayatabileceğini düşünen zihniyetin yönettiği 2024 Türkiye’sinde karşımıza çıkan acı tablo şudur:

– Kadın cinayetleri giderek artmış, katillerin sadece takım elbise giydiği için ceza indirimleri alması, bu artışta büyük bir rol oynamıştır. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında 66 kadın cinayetlere kurban gitmişken, aradan geçen 22 yılda katledilen kadın sayısı 8 bine dayanmıştır. Türkiye, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri konusunda OECD ülkeleri arasında ilk sırada gelmektedir. OECD ülkeleri ortalaması yüzde 21,6 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 38’dir.

– Kadınların uğradığı tacizler ve cinsel saldırılar da maalesef artık kanıksanır hale gelmiştir. Tecavüzlere bile “orada ne işi vardı?” diye yorum yapan karanlık bir güruh türemiştir. Kadınlar, maruz kaldıkları cinsel saldırıları duyurup, yargıya taşıyacakken bile hedef olmaktan korkar hale gelmiştir.

-Kadınları korumak bir yana, onları kendi iktidarı için tehdit olarak gören siyasi iktidar, kadınların her türlü şiddet ve ayrımcılıktan korunması, kadınlarla erkekler arasında eşitliğin yaygınlaştırılmasını hedefleyen İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmiştir. Şiddete uğrayan kadınlar için başvuru ve sığınma evlerinin sayısının artırılması, ücretsiz danışmanlık, psikolojik ve tıbbi destek ve yasal yardımın yapılması, cinsiyet ayrımcı politikalar, yasalar ve uygulamaların kaldırılması gerekirken İstanbul Sözleşmesi’nden çekilen iktidar, kadınların daha fazla şiddete maruz kalmasına ve katledilmesine ön ayak olmuştur.- “Kadının yeri evidir” diyen, onun dünyaya gelme amacının sadece çocuk doğurup yemek pişirmek olduğunu sanan çağdışı zihniyet, kadınların adeta hapsedildikleri evlerdeki emeklerini de değersizleştirmeye çalışmaktadır.

-Kadınlar sadece aile içinde değil iş yerinde de sömürüye, adaletsizliğe ve ölümlere kurban gitmektedir. 2013-2023 yılları arasında en az 1379 kadın emekçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir

-Türkiye’de de kadın işsizliği erkeklere kıyasla oldukça yüksek seyretmeye devam ediyor. TÜİK’e göre, geniş tanımlı işsizlik (âtıl işgücü) erkeklerde yüzde 18, kadınlarda ise yüzde 30,8 olarak gerçekleşmiştir.  Kadınlar iş hayatında da sürekli ayrımcılığa maruz kalmış, aynı işi yapmalarına rağmen kadınlar erkeklerden daha az gelir elde etmiştir.”

– AKP’nin eğitim politikası da cinsiyet eşitliği ilkelerine aykırıdır. Kız çocuklarının okuma oranı hala istenen seviyeye gelmemiştir. Bugün kız çocukları 4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte örgün eğitim dışına itilmiş ve çocuk gelin, çocuk işçi sayısında artış yaşanmıştır.

‘EĞİTİM  ÇAĞDIŞI UYGULAMALARI BESLEYECEK ŞEKİLDE  DİZAYN EDİLDİ’

Eğitim İş Başkanı Özer, çağdışı uygulamaların eğitim ve devletin doğru politikalar üretmesiyle son bulacakken, hem eğitim hem de devlet politikaları bu hapsedilmeyi, bu görünmezliği besleyecek şekilde dizayn edildiğine vurgu yaparak, Eğitimde kız çocuklarının yaşadığı sorunları da aktardı.

‘KIZ ÇOCUKLARI HALA ERKEN YAŞTA EVLENDİRİLİYOR’

Türkiye’de hala birçok kız çocuğunun erken yaşta evlendirildiğini, bu durumun, kız çocuklarının eğitimden mahrum kalmasına ve sağlık sorunlarına yol açmasına neden olduğunu belirten Özer, “Okula gitmesi gereken yaşta kız çocuklarının hala gelin yapıldığı ülkemizde, ders kitaplarına dahi kadının toplumdaki rolünün evden ibaret olduğuna ilişkin çağdışı safsatalar girmiştir.

Eğitim-İş olarak vurguluyoruz: Kadın-erkek eşitliği, sadece kadınların sorunu değil, uygarlaşmada bir eşiktir. Kız çocuklarının okumalarına ayrıca önem veren, onları sosyal hayata katan, onlara dünya ülkelerinin birçoğundan önce seçme ve seçilme hakkı vererek eşit bireyler olduğunu ilan eden Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyete yakışmayan tabloyu değiştirmek, Cumhuriyet devrimlerini benimsemiş her yurttaşın görevidir” diye konuştu.

Özer taleplerini ise şu şekilde özetledi:

-İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun etkin bir biçimde uygulanması,

-Kadın cinayetlerine karşı etkin mücadele

-Nafaka ve velayet haklarında kadınların korunması

-Aile içi şiddeti önleyici politikaların güçlendirilmesi

-Laik eğitime ve bilimsel müfredata sahip çıkılması

-Kadınların işgücüne katılımını teşvik edecek politikalar

-Kadınların bedenleri üzerinde kontrol kurmaya yönelik tüm girişimlerin reddedilmesi

-Kız çocuklarının okullaşma oranını artıracak önlemler alınması


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.