Birinci Abdurrahman ın Emirliğini ilan etmesiyle Kurulan Endülüs emevi devleti ikinci asrını tamamlamaya yaklaşmıştı. Ta başlangıçtan itibaren hilafet merkezi ile münasebetler koparılmış iç ve dış siyasette müstakil hareket edilmişti. Esasen Abbasi halifelerinin bu uzak memlekete müdahalede bulunabilme imkanları da yok gibiydi.
Fakat bu müddet zarfında dini bağlar muhafaza edilmişti. Endülüs camilerinde hutbeler daima Abbasi halifeleri adına okutuluyordu. Üçüncü Abdurrahman saltanatının on yedinci yılında kararını verdi. Ve halifeliğini ilan etti. Artık her Cuma günleri hutbelerde onun adı söylenecekti. 929. Burada bir noktayı hatırlatmakta fayda vardır. Peygamber efendimizin İrtihalinden sonra devlet başkanlığı makamına gelen ilk dört halife ümmetin isteklerine göre seçilmişlerdi.
Fakat Muaviye den itibaren veraset usulü yerleşmiş halifelik babadan oğula intikal etmeye başlamıştır. Saltanatı elinde bulunduran hanedan hilafete miras gibi sahip çıkmıştır.
Ayrıca önceki bahislerde gördüğümüz ve bundan sonra da sik sik göreceğimiz gibi çeşitli sebeplerle kuvvet iktisab eden veya bağımsız devlet kuran kimselerde halifelik iddiasına kalkışmışlardı. Ayni anda halife sıfatını taşıyan birden fazla devlet başkanının bulunduğu zamanlar yaşanmıştır. İşte üçüncü Abdurrahman nın yaptığı budur. Nihayet yavuz sultan selimin mısırı fethinden sonrada Osmanlı padişahları yıkılışa kadar ayni zamanda halife idiler. Binaen aleyh şu veya bu hükümdarın hilafet hakkına sahip ve ehil olup olmadıklarını münakaşa etmek faydasızdır. Kuvvet kimdeyse halife odur. Tarihi çizgisi içinde bunu böyle kabul etmek gerekir.
Endülüs Halifesi üçüncü Abdurrahman 49. Yıl süren parlak bir saltanattan sonra 961 yılında vefat etti. Ömrü boyunca eksilmeyen bir enerji ve azimle memleketinin yükselmesine çalışmıştır. Vefatından az önce bütün hayatımda hiçbir iş yapmadan kendine ancak on dört ayırabildim demişti.
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
