BİR ÇOBANIN İLİM VE İRFANI 25
Osman konferansının üçüncü günündeki konusu güneş sistemi ve insanlar.
Evet Osman anlatmaya devam ediyor. İnsanların üzerinde yaşadığı dünyaya nasıl bakıyorlar ve neler his ediyorlar ve neler yapmaları gerekiyor konferans salonunu dolduranlara güneş sistemini ve sistemdeki muhteşem düzeni anlatmaya başlıyor. Dünya güneşten 303-defa küçüktür dünyanın çapı yaklaşık 12500-kilo metredir. Dünyanın güneşle arasındaki mesafe 150- milyon kilometredir. Dünya güneşin etrafında saatte 108- bin kilometre hızla dönüyor. Şuan güneşin yüzeyinde yükselen alevler 8000- kilometre kadar tesirlidir Ayrıca yapılan son tespitlere göre güneşin yüzeyindeki ısı 6000- Santigraf derecedir Santigraf ne demektir biliyor musunuz yer yüzünde ısıya en çok dayaman maden kadmiyumdur kadmiyum 6000- santıgraf derece ısıda mum gibi erir yer yüzünde yaşayan canlı varlıklar 6000- derecede ne hale gelir onu da sizler düşünün. Tabi ki cehennem ateşini de unutmayalım.
Dünya güneş sisteminde yerini almış güneşle bir düzen kurmuştur. Dünya güneşin etrafında ki dönüşü Mefsimlerı kendi etrafındaki dönüşü gündüz ve geceyi meydana getiriyor. Her mevsimde ayrı lezzetlere sahip sebze ve meyveler insanlar için yaratılmıştır. Evrendeki binlerce yıldız ve gezegenler ve güneş sisteminin var oluşu ve hareketleri tamamen ALLAHA bağlıdır.
Dünya yapılan araştırmalara göre dört milyar altı yüz milyon yıl önce hayat bulmuştur. Zaman zaman mayi hale yani sulanmaya başlamıştır milyonlarca yıl süren toprak oluşumu ve toprak kayması sonucu kıtalar meydana gelmiştir Güneş sistemin de gerek mevsimler gerek gece ve gündüz gerek zaman birimi olan saatler dakikalar milyarlarca yıldır değişmedi
Ey bu muhteşem düzeni tesadüfe bağlayanlar tesadüfen oluşan en ufak bir cisim veya bir yapı olmuş mu hayır. Yaratılan her şey bir sanattır sanatın ustası var. Ve her türlü sanatın ustası ALLAH tır.
Konferans salonunda Süleyman ağa ve nergiz ön sıralarda oturuyorlar. Nergiz ara sıra babasına derki sen hayatında böyle bir çoban gördün mü Süleyman ağa kızına ben değil sen bulmuş sun ve nergiz deki baba bu kadar bilgiye sahip bir çoban bulursan ben Osman dan vaz geçerim der babası derki sen Osman dan vaz geçmezsin derler ya tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş