Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 19°C
Pts 17°C
Sal 18°C

“TİYATRO HALKIN KONUŞAN DİLİ, ÇARPAN YÜREĞİ, DÜŞÜNEN BEYNİDİR” -1-

16 Temmuz 2022 10:58
A+
A-

Tiyatro, millete verilmek istenen mesajların en dinamik aracıdır.
Tiyatro insanla birlikte doğmuştur. Tarihin ilk çağlarından itibaren insanlar eğlenme gereği duyarlarken aynı zamanda eğlenirken eğitmeyi de amaçlamışlardır.
Günümüzdeki anlamıyla tiyatro’nun başlangıcı bizim topraklarımızda (Anadolu’da) olmuştur. Ege ve Akdeniz bölgelerimizdeki “Antik Şehirler’de yapılan ve binlerce kişilik “Açık Hava Tiyatroları” bunun örneğidir.
Türk toplumunda da tiyatro mutlaka ilk çağlardan bu yana ola gelmiştir. Yuğ, sığır, şölen adları verilen dini ve sosyal içerikli törenler Türk tiyatrosunun temeli sayılabilir. Ergenekon Destanı’nda yer alan “Demir Dövme” töreni de bu örneklerdendir. Bu törene boy halkı katılır, büyük bir alan sahne olarak kullanılırdı.
Dede Korkut hikayeleri Şamanizm ayinleri, tiyatronun bir bölümü, bir parçası kabul edilebilir.
Bizim geleneksel anlamda asıl tiyatromuz “Meddah, Karagöz ve ortaoyunudur” . Bugün bu geleneksel oyunlarımız bazı ustalar sayesinde her şeye rağmen yaşatılmaya çalışılıyor.
Dünya Tiyatrolar Gününde “Toplumların, bireylerin eğitiminde ve eğlencesinde tiyatronun varlığı inkar edilemez. Ama ne yazık ki çağdaş-modern anlamda “Tiyatro Geleneği, Kültürü” toplumumuza yeterince yerleşmemiştir.”
TEKİRDAĞ’DA İLK TİYATRO FAALİYETLERİ
Yeri gelmişken bahsetmekte fayda olduğu kanaatindeyim. Şehrimizde ilk tiyatro faaliyetleri ne zaman başlamıştır?
Tekirdağ’da tiyatro, sinema, müzik gibi sosyal faaliyetlerin Cumhuriyetin kuruluşundan sonra ve Türk Ocağı’nın 1923 yılında faaliyetiyle başlar. Ocağın 1925-1926-1927 yıllarında sahnelediği oyunlar ve resimleri elimizde bulunmaktadır. İlimizde yıllarca bu faaliyetleri Türk Ocağı’ndan sonra, Halk Evi ve Gençlik Kültür Derneği sürdürmüştür.
1859 yılına gelindiğinde şehrimizde ilk defa “Namık Kemal Bölge” tiyatrosu kurulur. Kurucuları arasında Cavit Turgay, Selahattin Erkmen ve bugün de tiyatronun içinde yer almaya devam eden Yılmaz İçöz beylerdir. Namık Kemal Bölge tiyatromuz bugün de varlığını ve çalışmalarını sürdürürken oraya belediyemiz sahip çıkarak 1996 yılında tiyatro “Namık Kemal Belediye Bölge Tiyatrosu” adını almıştır. Tiyatromuz bugüne kadar 40’ın üzerinde eseri sahnelemiş bulunuyor.
Şehrimizde bugün modern bir sahnenin yanında (BKM)Barış ve Özgürlük Parkı’nda 2002 yılında açılmış bulunan bir amfi tiyatro (Açık Hava Tiyatrosu) da bulunmaktadır.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR