Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 19°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
19°C
Az Bulutlu
Paz 18°C
Pts 16°C
Sal 18°C
Çar 20°C

Beslenme saatinde sütle sandviç yediğimiz günler

15 Aralık 2023 09:55
A+
A-

Sabah erken saatlerde salonun penceresini açıp, her zaman yaptığım gibi dışarıya baktım. Hava yağmurluydu. İçerisi sıcak olsa da dışarının oldukça soğuk olduğu sokaktan gelip geçenlerin giyiminden belli oluyordu. Aynı anda apartmanın dış kapısı açıldı. Eda koşarak dışarı çıktı. Arkasından Egemen fırladı. Onları okula götürecek servis gelmiş, bekliyordu.

Çocukların ellerinde bir çanta, sırtlarında başka bir çanta vardı. Oldukça da sıkı giyinmişlerdi. Çantalardan birinde sanırım beslenme malzemeleri vardı.

Beslenme olayı önemli. Her gün başka bir uzman açıklama yapıyor, okuyoruz. Bazıları, “çocuklara aç karnına şekerli yiyecekler vermeyin, kan şekeri aniden yükselip, aniden iner, derste uyurlar” diyor. Haklılar sanırım. Yalnızca çocuklarda değil, biz erişkinler de bile aynı şey oluyor. Hele de akşam yemeğinden sonra uyku bastırması çok acayip bir şey. İnsan koltukta uyuyup kalıyor.

Beslenme çantası deyince aklıma ilkokul yıllarım geldi.

Yetmişli yılları yaşıyorduk. Okulda ders arasında öğrencilere dağıtılan bir bardak sıcak sütle, yanında verilen bir sandviç çok hoşumuza giderdi.

Üçüncü ders arasındaki teneffüste yapılan süt ve sandviç dağıtım işini, bana yardım eden bir arkadaşımla birlikte gerçekleştirirdim.

Okulun hizmetlisi, eşiyle birlikte kocaman bir kazanda kaynattığı sütü, getirdiğimiz maşrapalara doldurup verirdi.

Karton kutu içindeki sıcak sandviçlerden yayılan nefis kokusu hala burnumdadır. Ancak sütün kokusunu alamazdım. Çünkü doğal süt değildi. Çuvallar dolusu süt tozunu kazanlarda suyla karıştırıp, kaynatır ve bizlere süt diye içirirlerdi.

Çocuktuk, anlamazdık. Ama hoşumuza giderdi. Çünkü midemize sıcak bir içecek ve taze bir sandviç girmiş olurdu. Derslerimizi daha bir hevesle dinlerdik.

Aslında insan sağlıklı bir yaşam için vücut için gerekli her türlü gıdayı yeteri kadar almalıdır.

Et yemesi, süt içmesi, yoğurt tüketmesi gerekir. Bunun için de kırsal kesimde üretilenlerin, kentlere en kısa sürede ve taze olarak ulaştırmanın önemi büyüktür.

Üretimden, tüketime uzanan koruma zinciri çok sağlam oluşturulmalı, taze et ve süt soğutma zinciri sayesinde bozulmadan son halkaya ulaşmalıdır.

Bu nedenle birçok kentimizde üreticiye tarımsal destek sağlayıp, değişik üretim projelerini yaşama geçiren belediyelerin çok önemli bir iş yaptığını düşünüyorum.

Çünkü sağlık her şeyden önemlidir. Sağlığın olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. “Can boğazdan gelir” sözü de zaten bu konuda söyleyecek başka bir şey bırakmıyor.

Canımızı korumak için iyi beslenmemiz gerekir. Bunun için de insan sağlığını korumak ve sürdürmek adına herkes üzerine düşen görevi layıkıyla yerine getirmelidir.

Tabii ki piyasada satılan gıda maddelerinin sağlıklı olması, katkı maddeleri içermemesi, sahte ürünlerin halka satılmaması gerekir. Yani peynir yiyorsak gerçek peynir olmalı. Et yiyorsak, baharat tüketiyorsak, bakliyat alıyorsak hepsinin temiz, sağlıklı ve vücudumuza zarar veren, bizi hasta eden etkenlerden uzak olması gerekir.

Bu konuda da herkesin üzerine düşen görevi layıkıyla yerine getirmesi, özellikle de çocuklarımızın sağlıklı bireyler olarak yetişmesi için ülke olarak, toplum olarak bunlara çok dikkat etmemiz gerekir.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR