Bir insan neden yalan söyler?
Halk arasında bir söz vardır “Yılandan korkmam yalandan korktuğum kadar” diye. İlk defa kim, ne zaman söylemiş bilmiyorum ama bu dünyanın ne yalanı biter ne de yalancısı. Şiirler yazılıp, şarkılar bestelenmiş yalan ve yalancılar üzerine.
Hatta hayatın derdinden, sıkıntısından, türlü türlü dalaveresinden bıkanlar da dünya için bile “yalan dünya bıktım senden” demiş.
Şahsen ben de yalandan da yalancıdan da gerçekten çok çekinir ve korkarım. Çünkü yalan insanın başına çok işler açar.
Yalan söyleyen insanlardan da hiç hoşlanmam. Sevmem yani. Hele de yalan söylemeyi alışkanlık edinmiş, yalan söyleyerek kendini üstün meziyetli biri olarak göstermeye çalışıyorsa, ondan fersah fersah uzak dururum. Böyleleri tehlikeli kişilerdir. Hiç güvenilmeyecek, sözlerine inanılmayacak insanlardır.
Kafama takıldı, bu konuda internette bir araştırma yaptım. “İnsanlar neden yalan söyler?”, “Kaç çeşit yalan vardır?”, “Birinin yalan söylediğini nasıl anlarız?” diye. Karşıma şu bilgiler çıktı:
“Yalan söyleme hastalığı (patolojik yalan); yalan söyleme alışkanlığıdır. Psikiyatride mitomani olarak tanımlanır. Hastalığa sahip kişilere mitoman denir.”
“Patolojik yalan”; antisosyal, narsisistik ve histrionik kişilik bozuklukları dahil olmak üzere çeşitli kişilik bozukluğunun bir belirtisi olarak görülür.
“En çok karşılaşılan kendi yararına yalan söyleme nedenlerinden bazıları; mahremiyet, özerkliğe müdahale, imajını koruma, istediğini elde etme, olumsuz bir durumdan kaçınma, gerçeği gizleme ve geçiştirmedir.”
“Yalan söylemenin en büyük nedenlerinden biri cezalandırılmaktan kaçınmak içindir.”
İnsanlar genellikle şu nedenlerden dolayı yalan söyler;
- Cezalandırılmamak,
- Başka türlü kolayca elde edilemeyen bir ödülü elde etmek,
- Başka bir kişiyi cezalandırılmaktan korumak,
- Kendini fiziksel zarar tehdidinden korumak,
- Başkalarının takdirini kazanmak,
- Tuhaf bir sosyal durumdan kurtulmak,
- Utançtan kaçınmak,
- Bu niyeti başkalarına bildirmeden mahremiyeti korumak,
- Başkaları üzerinde güç kullanmak.
Yalan; Yerine getirilmeyen sözler, uydurma yalanlar, küstah yalanlar, abartma yalanlar, aldatma amaçlı yalanlar, emek hırsızlığı ve zorlanımlı yalanlar olarak çeşitlendirilmiş.
Peki, birinin yalan söylediğini nasıl anlarız?
“Yalancılar, çok fazla konuşmanın dürüstlük olarak algılanacağını düşünürler. Stresli durumlarda kişinin ağzı kurur, konuşmakta güçlük çeker. Karşınızdaki dudaklarını ısırıyor, yalıyor ya da büzüyorsa yalan söylüyor olabilir. Yalan söyleyenlerin göz teması kurmadığı da söylenir.”
“Bir kişinin yalan söylediğini gösteren beden dili işaretleri ise şu şekilde belirtiliyor;
“Bir yalancı, ayaklarını sık sık hareket ettirebilir veya onları konuştuğu kişiden veya durumdan uzaklaştırma eğiliminde olabilir. Ses tonunda ve konuşma hızında değişiklik, sık sık duraklamalar, bir kişinin gerçeği söylemediğinin işaretleri olabilir.”
Ayrıca, “yalan söyleyen kişinin burun bölgesi anatomik olarak kaşınır ve elini burnuna götürmekten alıkoyamaz. Bunun dışında; çenesini tutması, parmaklarıyla ağzını örtmesi, göz çevresini kaşıması, dudaklarını bastırması, kulak memesiyle veya saçlarıyla oynaması gibi şeyler de kişinin yalan söylediğine dair ipuçlarıdır” deniliyor.
Allah herkesi yalandan da yalancıdan da korusun. Çünkü dünya tükenir yalan tükenmezmiş.