Dolar 32,4735
Euro 34,7485
Altın 2.439,71
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 19°C
Sal 18°C

BELEDİYE ŞİRKET İŞÇİLERİ NE İSTİYOR?

1 Aralık 2022 12:09
A+
A-

Her seçim öncesi olduğu gibi, yaklaşan bu seçimlerde de, bütün toplumsal kesimler kendi arzu ve isteklerini gündem yapmaya çalışıyor, çalışacak. Derdi, sıkıntısı olan kesimler siyasetin gündemine kendi sorunlarını ve çözüm önerilerini taşımak gayretinde olacak.
Bu günlerde, 562 Bin Belediye Şirket İşçisi kendi sorunlarını siyasi partilerin göreceği alana taşımak için yoğun bir çabanın içinde.
Uzunca bir dönemdir sosyal medyada, özellikle Twitter’da gündem çalışması yapıyorlar, Taşeron Belediye İşçileri Birliği (TABİB) aracılığıyla kent merkezlerinde basın açıklaması yapıyorlar, çeşitli kollardan TBMM üzerinde etkili olmaya, hiçbir parti ayrımı yapmaksızın milletvekillerine soru önergesi, kanun teklifi verdiriyorlar, bürokratlar ile görüşüyorlar, işyerlerinde örgütlenmeye çalışıyorlar, Genel İşler iş kolunda örgütlü sendikaları sürece dahil etmeye çalışıyorlar. Anlayacağınız hummalı bir faaliyet içindeler.
İnternet alanda oluşmuş siber eylem güçleri var diyebiliriz. İşçiler, sosyal mecralarda söz üretip onu söyleyip, çoğaltmaya çalışıyor. Herhangi bir partiye, sendikaya, güç merkezine yaslanmadan kendi emek ve akıllarıyla haklarını güncel kılmaya çalışıyorlar.
562 bin işçi belediye şirketlerinde çalışıyor ve bütün kamusal hizmeti bu kesim veriyor. Hiç birinin iş güvencesi yok, Başkan istediği zaman işine son verebiliyor. Belediyelerde çalışan Kadrolu İşçilerin yarısı kadar maaş alıyorlar. Devlet ikramiyesi alamıyorlar.
562 bin işçinin bir kısmı 2018’de çıkan 696 sayılı KHK’dan önce Belediye İktisadi Teşekküllerde çalışıyordu. 696 sayılı KHK ile yüz binlerce işçi bu şirketlere geçirildi ve geçişten sonra da personel istihdamı bu şirketler üzerinden sağlandı. Sayı birden 562 bine ulaştı. Fakat KHK eşitlik getirmedi, belediye işçiliği kadro getirmedi, elde olanı da götürdü.
KHK ile geçişi yapılan işçiler, kadro beklerken, asgari ücret ile bağlarının koparılması ücretlerin zamanla yarı yarıya düşmesine neden oldu. Bir de 2021 Kasım’ından bu yana enflasyonun yükselmesi işçilerin durumunu iyice kötüleştirdi.
Toplu İş Sözleşmelerden alınan haklar, kayıpları gidermedi. Belediye şirket işçilerinin pek çoğu, bugün açlık sınırının altında ücretlere çalışmak durumunda kalıyor. İşçiler işyerinde mesai yapmadığı ve onun ücretini almadığı takdirde durum daha da vahim bir tabloya dönüşüyor. Tabi mesai ücretlerini alamayanlar da var, ya da çok düşük alanları da ekleyelim. Bu işçilerin önemlice bir kısmının maaşı hacizli, bankalara borçlu ve ikinci iş yapmak mecburiyetinde kalıyorlar.
İşler giderek karartıcı bir manzaraya doğru giderken, Torba Yasa’da bile yer alamamak haklı bir öfkeye neden oluyor. İşçiler, seçim öncesi her zeminde seslerini duyurmanın yollarını arıyor. Buna rağmen siyasi partiler pek kayıtsız. Büyük bir gücü, oy potansiyeli taşıdığını düşünen işçiler, kendilerini görmeyen siyasetçileri görmeyeceklerini bilenmiş bir şekilde haykırıyorlar.
“Bu öfkeli ve bilenmiş halin anlamını kavrayamayan, buradaki potansiyeli görmezden gelenler kaybedecek” diye iddialı bir söylem içindeler. Tek tek bireyler olarak değil, büyük bir grubun parçası olan, kolektif haklarını birlikte savunan ve buna herkesin yakınları da eklendiğinde devasa bir kitle olarak meydan okuyorlar. Bu etapta giderek belirginleşen bir duygu var: Particilikten çok sınıf çıkarı, işçi hakkı; siyasi görüşten çok ekmek kavgası öne çıkıyor.
Peki Ne İstiyorlar?
696 Sayılı KHK iptal edilsin
Güvenli Çalışma, Belediyede çalışan kadrolu işçiler gibi Norm Kadro
Toplu İş Sözleşmelerindeki taban ücret kadroluların ücreti olsun
İlave Tediye dahil 112 günlük ikramiye
Ücretlerde 6 ayda bir enflasyon oranında iyileştirme
Çalışma saatleri kısaltılsın, 40 saat uygulamasına geçilsin
Yardımcı Zabıta ve itfaiye 657 Devlet Memurluğu kadrosu
Eşit işe eşit ücret
Banka promosyonların güncellenmesi
KHK ile gelen Zorunlu Emeklilik Kaldırılsın
İş güvencesi sağlansın, işten atmalar yasaklansın
Ücretsiz ev içi emeği, Emek sayılsın
İşyerlerinde Eşit Temsil sağlansın
Becayiş ve Atama hakkı tanınsın
Angarya son bulsun
İş tanımı yapılsın
Vergiler düşürülsün, vergi dilimleri kaldırılsın
Emeklilik yaşı ve gün sayısı düşürülsün
562 bin belediye şirket işçisi kamu işçisi olduğunu, kamusal hizmet ürettiğini, kamuda taşeron, esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerinin son bulması için mücadele veriyor. Ve bu çığlığın duyulmasını istiyorlar.
Kamu kaynakları nitelikli ve adil hizmet üretimine ayrılmalıdır. Ve elbette bu hizmeti üretenlerin insani koşullarda yaşaması için sosyal hakların güçlendirilmesi ivedi olarak sağlanmalıdır.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR