Dolar 32,4470
Euro 34,7535
Altın 2.440,85
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 20°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
20°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 19°C
Sal 18°C

ELEŞTİRİDEN HOŞLANMAMAK-BENCİLLİK VE YALANA SIĞINMAK

24 Ocak 2023 12:29
A+
A-

Herkes kolay kolay her eleştiriye tahammül edemez. Hele de eleştirilen kişi kompleksli biriyse, kesinlikle kavga çıkar. Çünkü eleştirildiği konuyla ilgili olarak geçmişte de mutlaka aynı eleştiriye defalarca uğramıştır. Bu yüzden sizden gelen bir eleştiri olayın tuzu biberi olabilir. Ya da “ben böyleyim kardeşim. İster kabul et, ister etme” deyip, rest de çekebilir.
Eleştirilmek gerçekten de yüksek bir kendine güven duygusu ve olgunluk ister. Tabii ki her önüne geleni, her beğenmediğimiz, işimize gelmeyen davranış nedeniyle eleştirmek de doğru değil.
Görülen bir yanlışın sahibini usulünce, kırmadan, dökmeden uyarabiliriz. Ama bu sert olmamalı. Kalp kırmamalı. Daha çok olumlu cümlelerle, yapıcı davranarak eleştiri hakkımızı kullanmalıyız.
Ancak aynı yanlış davranışı, çevresinin tüm eleştiri ve tenkitlerine aldırış etmeden sürekli yapan birini, kalbi kırılacak diye uyarmamak, eleştirmemek de duyarsızlık ve umursamazlık olur.
***
Bireyci bakış açısı ise bencilliği getirir, sorunların çözümünü engeller. Olaylara toplumcu bir bakış açısıyla yaklaşmaz, yalnızca kendi menfaatimizi ön planda tutarsak, hiçbir sorunumuzu çözemediğimiz gibi, ilerleme yolunda bir arpa boyu yol gidemeyiz.
Belki bir dönem kişisel olarak belli çıkarlar sağlayabiliriz ama sonuçta hep birlikte kaydederiz. Gemi batar, biz de o gemidekilerle birlikte dibi boylarız.
Bu nedenle ister bir aile bireyi, ister bir apartman sakini, isterse toplumun bir ferdi olarak ortak sorunların çözümünde birlikte hareket etme, ortak akılla çözüm arama ve fikir alışverişi yaparak, düzlüğe çıkma prensibiyle hareket etmeliyiz.
Günümüzün maddiyatçı yaşam koşulları her ne kadar insanlardaki kişisel menfaatleri ön planda tutma davranışlarını artırsa da, kendimizi mümkün olduğunca bencillikten kurtarmaya çalışmalı, gemiyi hep birlikte yüzdürme uğraşı vermeliyiz.
O zaman toplumun mutluluk payından hepimiz nasibimizi alırız. Ülkemiz zengin ve güçlü olur. Biz de ülkemizin bir vatandaşı olarak rahat yaşarız.
***
Günümüzde çoğu insan maalesef ki olduğu gibi davranamadığı gibi, göründüğü gibi de olamıyor. Çünkü korkuyorlar. Gerçek yüzlerinin görünmesinden, gerçek düşüncelerinin bilinmesinden korkuyorlar. Gerçekler onları ürkütüyor.
Çünkü bazı gerçekler acıdır. Katlanmak gerek. Kabul etmek gerek. Ama olduğu gibi görünemeyenler, kendi gerçeklerini kabul edemiyorlar. Yalanın, riyanın arkasına gizlenip, yüzlerine maske geçiriyorlar. Hem de bir tane değil, birkaç tane. Birini çıkarıp, diğerini takıyorlar.
Öyle olmadıkları halde öyleymiş gibi görünüp, öyle davranmaya çalışıyorlar. Kendilerinin bile inanmadığı yalan dünyalarına başkalarını alıp, orada yalan bir temel üzerine, yalandan bina inşa etmeye çalışıyorlar. Yanlış yapıyorlar.

***
Gönül heybesinden dökülenler

*Etrafındaki insanları iyi gözle, iyi yönlerini almaya çalış. Sana zarar vermeyecek dostlar, arkadaşlar edin. Onlara karşı her zaman iyi ve dürüst ol. Sağlıklı ve sağlam temellere dayanan dostluklar uzun vadeli olur. Güvenilir, vefalı dostlar bir gün gelir seni hiç ummadığın bir zamanda, çok zor durumlardan kurtarabilir.
*Bir olayda haklı olmadığın halde başkalarından seni haklı görmelerini isteme, bekleme. Böyle davranırsan insanların güvenini ve saygısını kaybedersin. Sana çeşitli nedenlerle “haklısın” diyenler çıkabilir ama iyi bil ki onlar “adil” değildirler.
*Yalan söyleme, aldatma, kandırma. Söylenen yalan mutlaka bir gün gelir ortaya çıkar. Aslında aldatan ve kandıran kişi, bunu kendi kendine yapmış olur. Çünkü ilahi adalet bir gün mutlaka yerine gelir. Sen kaybedersin.
*Aşırı hırslı olma, hırsına yenik düşme. Hedefine ulaşmak için çalış, çaba göster ama hiç kimsenin hakkını yeme, önüne taş koyma, ayağına çelme takma. Senden daha iyi olanlara saygı duy, önlerini aç. Böyle davranırsan insanların gözünde ve gönlünde yücelirsin.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR