Dolar 32,2525
Euro 34,8245
Altın 2.425,77
BİST 10.055,98
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 17°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
17°C
Az Bulutlu
Sal 18°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 22°C

KAPIDAN GİRMEK İÇİN DOĞRU ANAHTARI KULLANMALIYIZ

19 Temmuz 2022 10:56
A+
A-

Sosyal hayatımızda yaşadığımız en büyük sıkıntılarından biri de değer yargıları konusunda düştüğümüz yanlışlar oluyor. Bu nedenle de başka insanlarla kurmak istediğimiz ilişkilerde çoğu kez yanlış anahtar kullanıp, kapıdan içeriye giremiyoruz.
Bazen çok basit bir davranışla elde edebileceğimiz bir şeyi alamıyor ya da sıkı bir dostluk kurabileceğiniz birini kazanmadan kaybediyoruz. Çünkü ilk adımı yanlış atıyoruz.
Oysaki karşımızdakini iyi tanıyıp, hareketlerimizi buna göre ayarlamalı ve girmek istediğimiz kapının kilidine uygun anahtarı kullanmalıyız.
Fakat biz ne yapıyoruz; içimizden geldiği gibi konuşup, kafamızın estiği gibi davranıyor, karşımızdakine de ister kabul et ister etme havasıyla yaklaşıyoruz. Bu tavrımıza karşı aldığımız yanıt da elbette ki olumsuz oluyor.
Ya da biz neysek karşımızdakini de öyle biliyoruz. Bu da yanlışın bir başka yönünü oluşturuyor. Çünkü hiç kimse bizim gibi değil. Hiç kimse bizimle tıpa tıp aynı düşünmez. Hiç kimse her zaman olaylara ve insanlara bizim baktığımız gözle bakıp, değerlendirmez.
Her insanın huyu ayrı suyu ayrı, eğitimi, kültürü, bilgisi, tecrübesi bambaşka. Kimse kimsenin aynısı değil, dengi değil.
Biz bize benzeriz. Bazen davranışlarımız da aynı olur. Ama buna aldanıp, kolaycılığa kaçmamak gerek. Tanımadan, bilmeden, denemeden doğruyu bulmak zordur.
Fikir birliği etmenin, aynı düşüncede buluşmanın, ya da kendi bakış açımızla vardığımız sonucu başkalarına da aynen kabul ettirmenin birçok yolu vardır.
Bunun için de en uygun sözcükleri, en uygun zamanda ve şekilde karşımızdakine aktarmamız gerekir.
Aksi takdirde göreceğimiz kartın rengi her zaman kırmızı olur. O kapıdan giremeyiz.
Hüsrana uğramamak, hayal kırıklığı yaşamamak ve istediğimiz sonucu almak için karşımızdakini iyi tanımalıyız ve ona göre yaklaşım göstermeliyiz.
İnsanları tanımakla, tanıdığımızı sanma arasında çok fark olduğunu da unutmamak gerek.
Olaylara ve insanlara yüzeysel yaklaşmak, derinine inmemek, çoğu zaman bizi yanılgıya sürükler. Umduğumuzu bulamaz, istediğimizi alamayız.
Önemli olan karanlıktakini görebilmektir.
Bunu başarabilirsek; bildiğimizi sandığımız şeyleri gerçek anlamda bilmediğimizi farkeder, o güne kadar göremediğimiz birçok şeyin de derinlerde gizlenmiş olduğunu görürüz.
Ya da aradan çok zaman geçmiştir, köprünün altından çok sular akmıştır ve bizim aslında öyle sandığımız şeyler artık öyle değildir. Değişmiştir, gelişmiştir, bambaşka bir hale gelmiştir.
Bu nedenle bazen “neden böyle oldu? Neden bu kapıyı açamadım? Ya da neden bu kapı içeriye girmeden yüzüme kapandı?” diye düşünüp, kendi kendimize hayıflanırız.
Hatta karşımızdaki kişinin bizi anlamadığını, anlamak istemediğini bile düşünüp, kendi eksikliğimizi, yanlışımızı başkasına yüklemeye çalışırız. Bu da ikinci hatamız olur.
Sonuçta; insan ilişkilerinde yapmamız gereken en önemli şeylerden biri; aceleci olmamak, karşımızdakileri tanımaya, öğrenmeye çalışmak, farklı konulardan konuşarak olaylara bakış açısını görmektir. Bu da bize doğru kapıdan girmek için en uygun anahtarı bulmamıza yardım eder. Aksi takdirde kapıda kalırız.


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR