Dolar 32,2151
Euro 34,7347
Altın 2.431,66
BİST 10.179,38
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 17°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
17°C
Az Bulutlu
Sal 18°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 21°C

TEKİRDAĞ’A KENT BELLEĞİ MÜZESİ GEREK

29 Aralık 2022 11:36
A+
A-

Bazı şehirlerimizde kurulan kent belleği müzelerini ben çok önemsiyorum. Çünkü buralarda, o kentin tarihini, sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamını yansıtan çok sayıda eseri bulmak mümkün oluyor. Geçmişten geleceğe uzanan birçok değerin orada muhafaza altına alınmasına ve gelecek kuşakların da tanıyıp, bilmesine imkan sağlanıyor.
Özellikle de yazılı eserlerin koruma altına alınması ve bunlardan yararlanılmasını sağlamak ayrı bir önem taşıyor. Belki özel ve kamu kütüphaneleri ve müzeler bir yere kadar bu eserlerin bir araya getirilmesi ve muhafaza altına alınmasında görev üstlenebiliyor ama yeterli olmuyor. Ya da içerik farklı oluyor.
Çünkü kütüphane denilince akla genellikle kitaplar ve okuma, çalışma salonları geliyor.
Oysaki kent belleği müzelerinin niteliği farklı. O yöreye mal olmuş bir sanatçının, bir edebiyatçının tüm yaşamıyla ilgili bilgileri, eserlerini ve ona ait özel eşyaları oraya koymak mümkün.
Ya da kültürel değeri olan giyimden yiyeceğe, ev eşyasından, alet edevata kadar çok sayıda malzeme buralarda sergilenebiliyor. Kısacası yaşanılan yeri her yönüyle tanıyıp, bilmek için buralara uğramak ve sergilenenleri incelemek yeterli oluyor.
Böyle bir müzeye sahip olan kentlerde yaşayanları ben şahsen çok şanslı sayıyorum. Çünkü geçmişini bilmeyen geleceğini göremez.
Ayrıca böyle yerler, kitap yazmak veya başka bir nedenle araştırma yapmak isteyenler için de çok önemlidir. Aradıklarını ancak buralarda bulabilirler. Ya da akademik kariyer yapanların tezlerine uygun araştırma ve incelemeyi gerçekleştirmeleri de mümkün olabilir.
Tabii bu tür müzeleri oluşturmak oldukça emek ve zaman isteyen bir iştir. O yöreyi her anlamda gezmek, aramak, araştırmak, öğrenmek, bilgi, belge, eser ve eşyaları toplamak için çaba harcamak gerekir. Bunun için de hem bilgili insan unsuru hem de maddiyat önemlidir.
Ancak topraktan alınan ürün, ekilen tohumun çok çok fazlasıysa ve dökülen alın terine değiyorsa emek vermekten kaçınmamak gerekir.
Bana göre Tekirdağ’ın da böyle bir müzeye ihtiyacı var. Hem de fazlasıyla var. Şuan için merkez ilçe Süleymanpaşa’da değişik ad ve özelliklerde müzeler var. Kütüphaneler var. Ama hepsinin niteliği ve kapasitesi belli.
Ayrıca Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’ndeki Namık Kemal İl Halk Kütüphanesi içinde de bir kent arşivi bölümü bulunuyor. Ama bu arşiv içindeki eserler neredeyse yok denecek kadar az.
Birkaç yüz kitap, dergi, eski gazetelerin ciltleri ve bazı kişilere ait özel eşyalar Tekirdağ’ı anlatmaya yetmez. Buranın kültürünü, sanatını, edebiyatını tanıtmaya yetmez.
Tekirdağ’da doğmuş ya da burayla bütünleşmiş sanatçı, edebiyatçı, gazeteci, bilim insanı, devlet adamı, sporcuların, yaşıyor ya da vefat etmiş olsun tüm yaşamlarıyla ve eserleriyle ilgili bütün doküman ve eşyaların da toplanıp, burada sergilenmesi, araştırma ve incelemeler için kullanıma açılması gerekir.
Bunun için de kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra STK ve yerel yönetimlerin görev üstlenip, bir kent arşivi, bir kent belleği müzesi oluşturulması için kolları sıvaması, ellerini taşın altına koyması gerekir.
Ve bu işe bir yerden başlamış olan Namık Kemal İl Halk Kütüphanesi’ndeki kent arşivinin temel alınıp, kent belleği müzesi oluşturulana kadar çalışmak gerekir.
Böyle bir çalışmaya girilip, Tekirdağ’ın tanıtımında büyük rol oynayacak kent belleği müzesi oluşturulduğu takdirde, bu şehre ve bu şehrin insanlarına çok büyük bir hizmet ve iyilik yapılmış olunur.
Bunun için de yerel yöneticilerin öncülük etmesi, edebiyatla, sanatla, kültürle ilgilenenlerin de bireysellikten çıkıp, toplum için daha büyük eserler oluşturma gayretine girmesi gerekir. Kısacası “küçük olsun benim olsun” değil, “büyük olsun hepimizin olsun” düşüncesiyle hareket edip, el birliğiyle böyle bir müzenin Tekirdağ’a kazandırılması için adım atmak gerekir.
Bakalım ilk adımı kim atacak?


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR