Dolar 32,2107
Euro 34,8044
Altın 2.429,13
BİST 10.158,35
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 17°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
17°C
Az Bulutlu
Sal 18°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 21°C

BEKÇİ MAHMUT lV. Bölüm

18 Ağustos 2023 13:15
A+
A-

Bekçi Mahmut ne diyeceğini şaşırmıştı. Ama yine de pes etmedi. Yaşadıklarını bir kez de hakime anlattı.

İfade sırası hırsızlara gelince, onlar da karakolda söylediklerinden dönmedi. Bütün suçu Bekçi Mahmut’un üzerine attılar. Kendilerinin namuslu insanlar olduklarını, yoldan geçerken canlarının portakal çektiğini, mahallede oturan yoksul komşuları için de birkaç çuval toplayıp götürmek isterken, Bekçi Mahmut’la karşılaştıklarını söylediler. Hatta olayı öyle bir dramatize edip, kendilerini acındırdılar ki, hakim, “Aferin, iyi düşünmüşsünüz”, dedi.

Duruşma bir saat kadar sürdü. Sonuç iyi değildi. Bekçi Mahmut ve arkadaşları tutuklandılar. Hakim, hırsızların beşini de serbest bıraktı. Hırsızlar mahkemede davacı olmadıklarını söyleseler de hakim, bekçileri tutuklamıştı. Çünkü işin içinde adam yaralamak vardı.

Bekçi Mahmut, arkadaşlarıyla birlikte mahkeme salonundan çıkartılırken hakime dönüp; “Sayın hakim bey müsaadenizle bir cümle daha söyleyebilir miyim?” diyerek konuşma izni istedi.

Duruşma sonuçlanmıştı ama hakim ne söyleyeceğini merak edip, söz verdi. Bekçi Mahmut, hırsızlara dönüp;

“Şimdi siz mutlaka, içinizden beni yendiğinizi düşünüp, gülüyorsunuz. Teklif ettiğiniz ortaklığı kabul etmediğim için pişmanlık duyduğumu sanıyorsunuz. Ama yanılıyorsunuz. Hiç pişman değilim. Aynı durumla ne zaman karşılaşsam böyle davranırım. Ama olanlara yalnızca ben ve sizler tanıksınız. Bu nedenle mahkemede yalan söyleyip, adaleti yanılttınız. Fakat unutmayın ki, orada bizi gözetleyen biri daha vardı. O her şeyi gördü. Ben hepinizi ona havale ediyorum. İlahi adalet bir gün mutlaka tecelli edecektir”, dedi.

Bekçi Mahmut’un sığınacağı tek yer kalmıştı ve o da oraya sığınmıştı. Yapacağı başka şey yoktu. Hırsızlar yavuz çıkmıştı. Mahmut’un sözlerine hırsızlardan karşılık gelmedi. Jandarmalar Mahmut’u kollarına girip, kapıya doğru götürdüler.

Arkadaşları, patronun yatırdığı kefaletle serbest kalırken, Bekçi Mahmut, ikinci duruşmada adam yaralamaktan hapis cezası aldı. Cezaevinde de uğradığı haksızlığı düşünmekten dolayı psikolojisi bozuldu ve ruh sağlığı hastalıkları hastanesine yatırıldı.

Mahmut cezaevi ile ruh sağlığı hastanesi arasında günlerini geçirirken, bekçi arkadaşlarından biri, bir gece portakal bahçesini kontrole gelen patronunu hırsız sanıp, silahla vurdu. Adam uzun süre yattığı hastaneden sağ çıkamadı.

Hakim bir süre sonra başka bir şehre tayin oldu. Tesadüf bu ya hırsızlar başka bir olayda yakayı ele verip, aynı hakimin karşısına çıkarıldılar. Suçları karpuz tarlasından bir kamyon dolusu karpuz çalmaktı. Bu kez jandarma tarafından suçüstü yakalanmışlardı.

Ama hakim, Bekçi Mahmut’u da hırsızları da çoktan unutmuştu. Hırsızların bu olaydan aldığı ceza da dişe dokunur bir şey değildi.

Mahmut ise o sıralar akıl hastanesinde hala yaşadığı haksızlığı düşünüyordu…

(Bitti)

 


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR