Dolar 32,2003
Euro 34,7697
Altın 2.418,97
BİST 10.055,98
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 17°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
17°C
Az Bulutlu
Sal 18°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 22°C

Bildiklerimiz bir yerde kalsın arayan olur belki

14 Ağustos 2023 13:56
A+
A-

Geçtiğimiz hafta gazetedeki köşemde yayınlanan “Gazetecilik lay lay lom mesleği değildir” başlıklı yazım internet sitemizde de yayınlanınca gazeteci kardeşim Abdulhamit Albez altına bir yorum yazmış ve bana kıssadan hisse bir uyarıda bulunmuştu.

Yazımı okuyanlar hatırlayacaktır. Okumayanlar içinde internet sitemizde halen duruyor, okuyabilirler.

O yazımda gazeteciliğin nasıl ve kimler tarafından yapılması gerektiğini belirtmiş naçizane bazı öneri ve uyarılarda bulunmuştum.

Birkaç yıl önce İstanbul Sarıyer’de tanıştığım Abdulhamit Albez kardeşim, bana göre çok iyi bir insan ve gazeteci. Mesleğini de olması gerektiği gibi yapıp, şuan Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde yerel bir gazete çıkarıyor. Kendisini takip ediyorum, zaman zaman da toplantılarda bir araya geliyoruz.

Abdulhamit Albez yazıma şu yorumu yapmıştı:

“Abi… Bu yazdıkların haza doğru. Amma ve lakin. Küçük kardeşin olarak diyorum ki, gazeteciliğin ne olduğunu anlatmayı bence bırak. Ben yapmaya çalıştım, altında kaldım. Bence, gazeteciliğinden milletin faydalanmasını sağla. Yani kamuya bir gazeteci olarak bir şeyler vermeye bak. Yoksa kimseye anlatamazsın… Yıllarca uğraştım, bir anlamı yok.

Senin gibi bir gazetecinin topluma vereceği çok şey var. Karınca kararınca millete, topluma ne veririz buna bakmak lazım. Yoksa elifi görse mertek zannedenlerin gazetecilik yapmasının önüne geçemezsin!. Kardeşinin naçizane tavsiyesidir. Selam ve saygılar.

***

Ben de ona şu cevabı yazdım; Abduhamit kardeşim, senin dediğini ben zaten yıllar önce gördüm ve öğrenmek istemeyene bir şey öğretmenin mümkün olmadığını biliyorum.

Benim derdim gazeteciliği kişisel menfaat için, kuralsız kaidesiz yapanları yola getirmek falan değil. Onları bırak yıkıldıkları yere kadar gitsinler.

Mesele doğru bildiğin yolda tek başına kalsan bile yürüme meselesidir. Şu Çin atasözünü bilirsin, Konfüçyüs der ki; bir kişiye iyilik yapmak istersen ona balık verme, balık tutmayı öğret.

Ben çocuklarıma da böyle davrandım, hala da öyle yapıyorum. Tam kırk bir yıldır gazetecilik yapıyorum, 18 kitap yayınladım. Bunların içinde gazetecilik meslek kitabı da var. Muhabirlik yapma, haber yazma işini artık gençlere bıraktım. Mesleğimi kullanarak para kazanmak da benim için çok kolay ama yapmam, hiç yapmadım.

Her insan yaptığı işe karakterini, kişiliğini yansıtır. Ben ilkokulda da böyleydim, şimdi de böyleyim.

Bildiğim güzel şeyleri çocuklara, gençlere öğretmeyi seviyorum. Benim, ruhu çam ağacının kabuğuna dönmüşlerle işim olmaz.

Yanımda yetişen genç arkadaşlarımın çalıştıkları yerleri, görevlerindeki başarıları gördükçe gururlanıyorum. Onların beni arayıp, “nasılsın abi?” diye hatırımı sormaları, çocuklarımın aramasından daha çok mutlu ediyor.

Bence gazeteciliğin geldiği şu noktada kendimizi suyun akışına bırakmayalım. Topluma hep doğruları söyleyip, doğruları yazalım, yanlışın karşısında tek başımıza kalsak bile dik duracak cesareti gösterelim. Yaptığımız mesleğin özünde bu var. Kendi özünde böyle olmayanlar zaten bu mesleği yapamaz. Onlar gazeteci de değiller.

Seni biliyorum, düzgün karakterli, bilgili, yetenekli bir gazetecisin. Kişilerle uğraşma, yüzünü genele ve geleceğe dön ve doğru bildiğin yolda yürü. Gelmek isteyen gelir. Bıkma, usanma, yorulma… Bahsettiğin kişilerin de zaten seni takip etmeye nefesi de yüreği de yetmez. Yolda dökülürler. Başarılar diliyorum kardeşim.

***

Bilmiyorum başka söze gerek var mı?

Bir kez daha söylemem gerekirse eğer; benim gazeteciliği kendi bildiği gibi yapmak isteyenlere mesleğin kural ve kaidelerini, davranış şekillerini öğretmek gibi bir derdim yok.

Ama yıllardan beri bu mesleği yanlış yapanlar, daha doğrusu kişisel çıkarlarına alet edenler yüzünden toplum gazeteciliğin ne olduğunu unuttu. Meslekle ilgili hiçbir yetkisi ve bilgisi olmayan insanlar yapılan yanlışları taklit edip, ellerindeki cep telefonları ile her gördükleri olayın görüntüsünü çekip yayınlıyor. Bunu yapmak doğru mu yanlış mı diye düşünmediği gibi suç olup olmadığını da bilmiyor.

Ayrıca iletişim fakültelerinden mezun olan birçok genç, gazeteci olmak istiyor ama pratikleri neredeyse yok gibi. Yani sokaktaki gazetecilik nedir?, haberleri yok.

İşte ben yıllarca bunları öğrenip, tecrübe eden biri olarak bildiklerimi bir yerlere yazıyorum ki, ihtiyacı olan arayınca bulsun ve yararlansın. Bütün derdim bu.

 


Trakya Demokrat Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR